Mesajı Okuyun
Old 25-05-2011, 20:57   #4
Av. Çağatay Akyol

 
Varsayılan

Sayın Yasin,

aktarımınıza göre, anlaşma henüz sağlanmadığından, arada hizmet sözleşmesine dayalı bir ilişkinin kurulmadığı anlaşılmaktadır. B.K. 55 gereği, istihdam edenin sorumluluğuna gidebilmek için, çalışanın çalıştırana tabi olması ve onun emri altında (bağımlı) çalışması icabeder. Çalışmanın bir akdi bağa dayanması şart değildir. Fakat, buradaki sorumluluğun doğması için, müstahdemin hukuka aykırı fiilinden dolayı, "üçüncü bir şahsın" zarara uğramış olması gerekir. Bu nedenle, B.K. 55'teki sorumluluğa zaten gidilemeyeceğini düşünüyorum. Dolayısıyla, burada bir çalışma ilişkisinin olup olmadığının tespitinin pek bir önem taşımadığı kanaatindeyim.

B.K. 58'de belitilen bina malikinin sorumluluğunun doğması için, üçüncü bir şahsın zarara uğramış olması gerekir. Zararın, binanın yapılışındaki bozukluktan veya bakımıdaki noksandan ileri gelmiş olması gerekir. Müvekkiliniz, zarar gören üçüncü şahıs konumundadır.

Alıntı:
Düşme olayı bu şeffaf polikarbonlara yanlışlıkla basmak suretiyle gerçekleşmiş.


Tartışılması gereken konu, bahsi geçen şeffaf polikarbonların, "binanın yapılışında bir bozukluk" olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceğidir. Açacağınız davada, bu polikarbonların şeffaf olması nedeniyle farkedilemediği, bu malzemenin çatılarda kullanımının mutad olup olmadığı, müvekkilinizin bunu bilebilecek durumda olup olmadığı, bu malzemenin farkedilmesi için konulmuş bir işaret vs. olup olmadığı hususlarında savunma geliştirmeniz gerekecektir.

Bu konuda Yargıtay uygulamasının ne yönde olduğunu bilmiyorum. Meslektaşlarımız konuya ilişkin karar paylaşırlar ise, daha aydınlatıcı olacaktır.

Saygılarımla.