Mesajı Okuyun
Old 17-05-2011, 13:08   #2
M.SERDAR DEMİRTAŞ

 
Varsayılan

Şimdilik bulabildiğim tek karar , bir fikir vereceği umuduyla

T.C.
DANIŞTAY
5. Daire

Esas: 1987/483
Karar: 1989/229
Tarih: 14.02.1989

ÖZET: Eksik ödenen yolluk farklarının ödenmesi için yapılan başvuru, 1050 s. Yasanın 93. maddesinde sözü edilen 5 senelik süre içerisinde olmadığından bu farkların ödenemiyeceğine ait işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

(1050 sayılı MUK. m. 93) (5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi K. m. 34)

KARAR METNİ:
Temyiz isteminde Bulunan (Davalı) : ..............

Karşı Taraf : Sayıştay Başkanlığı

İsteğin Özeti : Davacı, Sayıştay Uzman Denetçisi iken 1979 yılında 119 tarih süreyle .........''da yaptığı geçici görev karşılığı eksik ödenen yolluklarının, 1979 yılı Bütçe Yasasının 30. maddesinin 1. fıkrasının Sayıştay Denetçileri açısından Anayasa Mahkemesinin 26.1.1984 tarih ve 1984/1 s. kararı ile iptal edilmesi üzerine ödenmesi için 10.6.1985 tarihinde yaptığı başvurusunun reddi yolundaki işlemin iptali ile 50.527 TL. yolluk farkının 26.1.1984 tarihi itibariyle hesaplanarak faiziyle birlikte ödenmesi isteğiyle dava açmıştır.

........... idare Mahkemesinin 31.10.1986 günlü, E:1985/394, K: 1986/813 s. kararıyla, Harcırah Yasasının 33/b maddesinden farklı olarak 1979 yılı Bütçe Yasasının 30. maddesinin 1. fıkrasıyla düzenlenen geçici görev gündeliğine ait hükümü Anayasa Mahkemesinin 26.1.1984 tarihli ve 1984/1 s. kararı ile Sayıştay Denetçileri açısından iptal edildiği, bu karar üzerine eksik ödenmiş olan yolluk farklarının ödenmesi isteğiyle davacının 18.6.1985 tarihinde yaptığı başvurunun, 1050 s. Muhasebei Umumiye Yasasının 93. maddesinde belirtilen süre içerisinde olmadığı, 28.2.1985 gününe kadar başvurulması gerektiği belirtilerek davalı idarece reddine ait işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, alacağın talep zamanaşımının 28.2.1985 gününde olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Davacı, alacak hakkının Anayasa Mahkemesinin 26.1.1984 tarihli kararıyla doğduğunu, 1050 s. Kanunun 93. maddesindeki sürenin bu tarihten itibaren başlaması gerektiğini öne sürmekte ve Mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti : Temyizi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 s. idari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesine uymadığı, bu sebeple istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : Serap Aksoylu Danıştay Savcısı : Naci Ekşioğlu

Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 s. idari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin 1. fıkrasında belirtilen sebeplerden hiçbirisine uymayıp idare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve kanuni nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan sebeplerle temyiz isteminin reddiyle idare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:

İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 s. idari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinde belirtilen sebeplerden birinin bulunması halinde mümkündür ........... idare Mahkemesince verilen 31.10.1986 günlü, E:1985/394, K:1986/813 s. karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 14.2.1989 gününde oybirliği ile karar verildi.

Kaynak: DKD Sayı:76-77 Sayfa:312

[Copyright © Ced Dağıtım Medya Yazılım - Corpus Mevzuat ve İçtihat Programı]