12-12-2006, 01:08
|
#3
|
|
Amanın! Gelen bir ikaz üzerine düzeltiyorum.
|
Alıntı: |
|
|
|
|
|
|
|
|
**************
ECRİMİSİL - FAİZİN AYRI BİR DAVA İLE İSTENMESİ
Karar Tarihi : 23.02.2004
Karar No : 1228
Karar Yılı : 2004
Esas No : 231
Esas Yılı : 2004
Daire No : 3
Daire : HD
**************
(818 S. K. m. 113) (4721 S. K. m. 995)
Dava dilekçesinde itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraflar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
YARGITAY KARARI
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Dava dilekçesinde, Adana 6.Asliye Hukuk Mahkemesince görülüp karara bağlanan davada ecrimisle hükmedilmiş ise de faiz talep edilmediğinden söz edilerek 1999 tarihinden itibaren işleyecek faiz 373.666.000 lira ile birlikte davadan sonraki döneme ilişkin ecrimisil bedeli 1.241.333.000 lira ve faizi istenilmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, kesinleşen dosya ile belirlenen dönemden sonrası için ecrimisil bedeli ve faize hükmedilmiş ise de ilk dava ile ecrimisil talep edilen dönem için dava dilekçesinde ecrimisil bedeline ilişkin faiz hakkını saklı tuttuğunu açıkça belirtmediğinden BK.113.maddeye göre faiz talebinin reddine karar verilmiş, hükmü davacı taraf temyiz etmektedir.
Faiz, fer'i nitelikte bir alacak ise de, bunun asıl alacak davasından ayrı, başlı başına bir dava ile istenmesini engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Bu bakımdan önceden açılmış olan ecrimisil davasında faiz isteme haklarının saklı tutulduğunun bildirilmemiş olması da faizin ayrı bir dava ile istenmesine engel değildir.
BK.md.113/2.maddesinde kabul edilen esas, asıl borcun ödenmiş olması ile ilgilidir. Bu madde, asıl borcun ödenmesi sırasında işlemiş faizleri istemek hakkı saklı tutulmamışsa, artık faizin istenemeyeceğini belirtmektedir.
Davacı dava açıldığı tarihte henüz alacağın tahsil edilmediğini iddia etmektedir.
Mahkemece bu yön üzerinde durup yukarıda anlatılanlar ışığında bir karar vermek gerekirken faiz isteme hakkının saklı tutulmadığı gerekçesiyle faiz talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
**************
.: CopyRight by Sinerji A.Ş. :.
|
|
|
|
|
|
|