Mesajı Okuyun
Old 03-04-2011, 14:26   #11
Av. Mehmet Salih Kara

 
Varsayılan

aşağıdaki kararda davacıya zamanaşımı define karşı süre verilmiş, diğer bir kararda da cevap dilekçesinin okunduğundan bahsediyor, benim bir üst mesajdaki olayda davacının cevap hakkının doğmadığından bahisle, yargılama süresi boyunca ( bozmadan sonra yapılan duruşmalar dahil ) savunmanın genişletilemeyeceği itirazını ileri sürebilmesi mümkünmüdür ?

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ
E: 2005/4543 K: 2006/4244 T: 18.04.2006
Zamanaşımı Defi Savunmanin Genişletilmesi İtirazinin Yapilma Zamani (TTK m. 1301)

Özet: Davalı tarafın zamanaşımı def’ine karşı, kendisine verilen süre içerisinde sa¬vunmanın genişletilmesi itirazında bulunma¬yan davacı tarafın, davanın ileriki aşamala¬rında savunmanın genişletilmesi itirazını ile¬ri sürebilme olanağı yoktur.
Taraflar arasında görülen davada Üsküdar Asliye 1. Hukuk Mahke¬mesi'nce verilen 07.12.2004 tarih ve 2003/879 – 2004/509 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilek¬çesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tet¬kik Hâkimi AS tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler oku¬nup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı sigortacının, TTK’nın 1301. maddesi hükmüne dayalı olarak açılan rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda, mah¬kemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tara¬fından temyiz edilmiştir.
Davalı vekili, cevap süresi geçtikten sonra 06.02.2004 tarihli dilekçe¬si ile zamanaşımı definde bulunmuştur. Bilindiği üzere, zamanaşımı defi ilk itirazlardan olmayıp, davanın her aşamasında ileri sürülebilir ise de, cevap süresi geçtikten sonra ileri sürülmesi halinde dinlenebilmesi için savunmanın genişletilmesi itirazıyla karşılaşmaması gerekir.
Somut olayda, davalı vekilinin zamanaşımı define ilişkin dilekçesi da¬vacı vekiline 26.02.2004 günlü oturumda verilmesine ve kendisine cevap vermesi için 10 gün mehil verilmesine rağmen, savunmanın genişletilme¬si itirazında bulunulmadığı gibi, tam tersine 22.04.2004 tarihli bir sonra¬ki oturumda zamanaşımı definin yerinde olmadığından bahisle iddiaya cevap verilmiş olduğundan, davacı vekilinin bundan sonra karar oturu¬munda zamanaşımı definin süresinde yapılmadığından bahisle kabul et¬mediklerine dair beyanı hukuki bir değer taşıyamayacağından, davalı ve¬kilinin zamanaşımı definin değerlendirilmesi ve bu hususta olumlu¬olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile zamanaşımı de¬finin değerlendirilmemiş olması hatalı olmuş ve kararın açıklan nedenle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itiraz¬larının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18.04.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.( bu karar Av. Tayfun Eyilik tarafından eklenmiştir )