Mesajı Okuyun
Old 28-02-2011, 10:47   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan


Karmaşık bir konu ; aslında ortada davadan önce yapılan sözleşme bulunduğundan , taksimi mümkün olan parseller hakkında tapuda sözleşmeye göre ifraz yapmaları için davanın reddi gerekmekte ise de, kanaatime göre böyle bir çözüm alacaklının hakkını almasını sağlamayacağından , aşağıdaki gibi hareket edilmesini önerebilirim.

Mirasçılar davadan önce kandi aralarında yazılı taksim sözleşmesi yapabilirler ve bazı payları 3.kişiye bırakabilirler. Mirasçıların kendi aralarında anlaşmaları sözleşmenin tarafı olmayan alacaklıyı bağlamaz. Ancak alacaklı da savunmasında hakkını kötüye kullanmaması gerekir.


1. Mirasçıların yaptığı sözleşmede borçlu ortağa bırakılan kısımlar alacağın tamamını karşılıyor ise (bilirkişiden sorulur) taksim sözleşmesi kabul edilerek önce ifrazı mümkün olan kısımlar borçlu ortak adına tescil edilir.Bunlar alacağı karşılamıyor ise , tamamlanıncaya kadar diğer parseller hakkında satış suretiyle ort.gid.kararı verilir. Geri kalan parseller olursa bunlar hk.da dava ret edilir.


2. Bilirkişi incelemesine göre ; eğer taksim sözleşmesinde borçlu ortağa bırakılan kısımlar alacağı karşılamıyor ise, bana göre alacaklı taksim sözleşmesi ile bağlı değildir. Bu takdirde taksim sözleşmesine göre değil, veraset belgesindeki paylara göre 1 numarada yazılı olduğu şekilde işlem yapılır. Yani alacak miktarı ile sınırlı kalınarak imar yönünden bölünmesi mümkün olan parseller hakkında aynen taksim Bölünemeyenler hakkında satış kararı verilir.
Diye düşünüyorum.