Mesajı Okuyun
Old 27-02-2011, 21:24   #4
tiryakim

 
Varsayılan Yargıtay Kararı 3

T.C. YARGITAY
10.Ceza Dairesi

Esas: 2004/16411
Karar: 2005/4777
Karar Tarihi: 23.05.2005

KARŞILIKSIZ ÇEK KEŞİDE ETMEK SUÇU - İLK OTURUMA GELMEYEN MÜŞTEKİ VEKİLİ - MEŞRUHATLI DAVETİYE - İKİNCİ DURUŞMA GÜNÜ VERİLİP BU OTURUMA KATILIP KATILMAMASINA GÖRE SANIĞIN HUKUKİ DURUMUNUN TAYİN VE TAKDİRİ GEREKTİĞİ

ÖZET: 4814 Sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonraki ilk oturuma gelmeyen müşteki vekiline meşruhatlı davetiye tebliğinden sonraki ilk celseye katılmadığı dikkate alınarak ikinci duruşma günü verilip bu oturuma katılıp katılmamasına göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin nazara alınmaması bozma gerekçesidir.

(4814 S. K. Geç. m. 1) (3167 S. K. m. 16/B) (1412 S. K. m. 135, 225, 236) (7201 S. K. m. 35)

Dava: Karşılıksız çek keşide etmek suçundan sanık Mevlüt Arı'nın yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 28.10.2003 gün ve 2001/1202 esas, 2003/1070 karar sayılı hükmün süresi içinde sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın kaldırılarak mahkumiyet kararının bozulmasını isteyen tebliğnamesi ile 05.09.2004 tarihinde Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

Karar: Sanığın gıyabında verilen mahkeme kararının Tebligat Kanununun 35. maddesindeki usule uygun tebliğ edilmediği anlaşılmakla, temyiz isteminin süresinde yapıldığının kabulüyle yerel mahkemenin temyiz talebinin süresinde olmadığından reddine ilişkin 26.04.2004 tarihli ek kararının KALDIRILMASINA karar verilerek yapılan incelemede;

1- 4814 Sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonraki ilk oturuma gelmeyen müşteki vekiline aynı yasanın geçici 1. maddesi uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğinden sonraki ilk celseye katılmadığı dikkate alınarak ikinci duruşma günü verilip bu oturuma katılıp katılmamasına göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin nazara alınmaması;

2- Sanığa 3167 sayılı Kanuna 4814 S.K. ile eklenen 16/b maddesinin 4.fıkrası uyarınca CMUK.nın 225. maddesi şerhini taşıyan davetiyenin, daha önce aynı adrese yapılmış bir adli tebligat bulunmadığı gözetilmeden Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğ edilmesinin yöntemine uygun bulunmadığı dikkate alınmayarak sanığın CMUK.nın 135 ve 236. maddelerinde öngörülen yasal savunma hakkının kısıtlanması,

Sonuç: Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün sair yönleri incelenmeksizin istek gibi BOZULMASINA, 23.05.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları


Kıymetli meslektaşım 3 adet sunduğum yargıtay İlamı Umarım yol gösterici olur.

Teşekkürler...