Alacaklı borçlusunun miras hissesine düşen taşınmazları haczettiriyor, İcra Mahkemesinden ortaklığın giderilmesi davası açmak için yetki alıyor ve ortaklığın giderilmesi davasını açıyor. Sonra dava aşamasında mirasçılardan birisi muhtar ve şahitler huzurunda tüm mirasçılar tarafından imzalanmış bir rızai taksim sözleşmesi sunuyor(Sözleşme tarihi alacaklının icra takibinden yaklaşık 1 yıl öncesi). Bu sözleşmeye göre davacının borçlusuna diğer mirasçılara göre değer olarak çok az pay düştüğünden alacaklı davacı, taksim sözleşmesinin muvazaalı olduğu ve bu sözleşmede mirasçı olmayan birine de hisse verildiği, bu nedenle resmi şekil şartına da uyulmadığı gerekçesiyle taksim sözleşmesinin geçersiz olduğunu, veraset hisselerine göre taşınmazların satışını istiyor. Dava esnasında dosyaya sunulan bilirkişi raporlarında taşınmazların taksim sözleşmesinde kararlaştırılan şekliyle veya veraset hisselerine göre aynen taksimi mümkün değildir deniliyor. Benim sormak istediğim soru şu;
Davacı alacaklı bu durumda ne yapmalıdır, taksim sözleşmesinin muvazaalı olduğu iddiasıyla dava açmak için mahkemeden süre mi istemelidir, ya da davaya bakan SHM bu taksim sözleşmesi muvazaalıdır veya şekil şartını taşımamaktadır diyerek taksim sözleşmesine rağmen veraset hisselerine göre taşınmazların satışına karar verebilir mi?

NOT: Taşınmazların taksim sözleşmesinde belirtildiği şekliyle aynen taksimi mümkün değildir.

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler......