Mesajı Okuyun
Old 21-02-2011, 15:20   #2
Av.Kaan

 
Varsayılan

Alıntı:
<H4>T.C.
Alıntı:

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/5156

K. 2002/11821

T. 9.7.2002

DAVA : Taraflar arasındaki ihbar, kıdem tazminatı ile fazla mesai alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesinin davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 9.7.2002 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat M.Y. ile karşı taraf adına Avukat M.B.ç. geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, davacı işçinin davalı işyerinde kurye olarak çalıştığı, işiyle ilgili olarak kendisine şirket aracının verildiği ve davacının 28.8.2000 günü alkollü olarak bu aracı kullandığı için ehliyetnamesinin üç ay süreyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu gereği geri alındığı anlaşılmaktadır. Davacı işçi bu olaydan amiri konumundaki bir çalışanı haberdar etmiş, ancak olay feshe yetkili kişilere bildirilmemiştir. Bu arada davacının ağabeyine ait ehliyetname ile araç kullanmaya devam ettiği de anlaşılmaktadır. Daha sonra, ehliyeti alınmış olan bir başka işçinin kaza yapması sonucu davacı işçi durumu yetkililere açıklama gereği duymuş, olayla ilgili olarak savunması alınarak iş akdi davalı işverence feshedilmiştir. Davacı işçinin açmış olduğu bu davada ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, dosyada bulunan 11.4.2000 tarihli yazı ile şirket aracı davacıya teslim edilmiş ve alkollü araç kullanması yasaklanmıştır. Yine yazının son cümlesinde yukarıdaki uygulamaların herhangi birisine ters düşen bir sürücünün "H. iş akdinin feshedilmesinin gündeme gelebileceği" belirtilmiştir. Davacının yukarıda açıklanan eylemleri 1475 sayılı İş Kanunu'nun 17/II-d maddesine aykırılık oluşturur. Buna göre davalı işverence iş sözleşmesinin feshi haklı olup, ihbar ve kıdem tazminatlarına hak kazanılması olanağı bulunmamaktadır. Mahkemece anılan tazminat isteklerinin reddine karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 250.000.000.- TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 9.7.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
</H4>..