Mesajı Okuyun
Old 29-01-2011, 13:55   #11
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Zeynep KILIÇ
Bu konuyla ilgili olarak aşağıda bir karar paylaşmak istiyorum;
T.C.
YARGITAY
HUKUK DAİRESİ 1


Esas No.
2004/14286
Karar No.
2004/14839
Tarihi
30.12.2004


4721-TÜRK MEDENİ KANUNU (MK)/702


ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL DAVASI
ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ
DAVA AÇMA HAK VE SIFATI


ÖZET
DAVA, ÇAPLI TAŞINMAZA ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL İSTEKLERİNE İLİŞKİNDİR. ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİNDE TÜRK MEDENİ KANUNUNUN 702. MADDESİ HÜKMÜNE GÖRE ORTAKLARDAN HER BİRİ TOPLULUĞA GİREN HAKLARIN KORUNMASINI SAĞLAMA YETKİSİNE SAHİPTİR. BU KORUMADAN BÜTÜN ORTAKLAR YARARLANABİLİR. ÖYLE İSE, DAVACININ ELDEKİ DAVAYI AÇMA HAK VE SIFATININ BULUNDUĞU AÇIKTIR. HAL BÖYLE OLUNCA, İŞİN ESASINA GİRİLEREK BİR HÜKÜM KURULMASI GEREKİRKEN, YANILGILI GEREKÇELERLE SIFAT YOKLUĞUNDAN BAHİSLE DAVANIN RET EDİLMİŞ OLMASI DOĞRU DEĞİLDİR


Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, tapuda veraseten iştirak halinde paydaşı bulunduğu 3 parsel sayılı taşınmazına davalının hiçbir haklı nedene dayanmaksızın elattığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur.

Davalı, dava konusu taşınmazı haricen satın aldığını belirterek davanın reddini talep etmiş, ödediği satış bedelinin tazmini isteğinde bulunmuştur.

Mahkemece, taraf teşkili sağlanmadığından sabit görülmeyen davanın reddine, davalının talebininde usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi Uğur Şentürk'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

KARAR : Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriğinden, toplanan delillerden;çekişme konusu 3 parsel sayılı taşınmazın elbirliği mülkiyetine tabi bulunduğu, davacının da iştirakçilerden olduğu, kayıtla ilgisi bulunmayan davalının çekişmeli taşınmazın bir bölümünü tasarruf ettiği anlaşılmaktadır.

Elbirliği mülkiyetinde Türk Medeni Kanununun 702. maddesi hükmüne göre ortaklardan her biri topluluğa giren hakların korunmasını sağlama yetkisine sahiptir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanabilir. Öyle ise, davacının eldeki davayı açma hak ve sıfatının bulunduğu açıktır.

Hal böyle olunca, işin esasına girilerek bir hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı gerekçelerle sıfat yokluğundan bahisle davanın ret edilmiş olması doğru değildir.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.12.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yukarıdaki kararda irdelenen tek bir mirasçının "müdahalenin meni" davası açmaya yetkili olup olamayacağı noktasındadır. Ki 4721 sayılı TMK. 702.maddesi bu hakkı netlikle vermektedir.

Karar, ikili bir esas incelemesi yapmamıştır.

Sorunuzun, ecrimisile ilişkin kısmı için ise, Sayın Yücel Kocabaş'ın 3 nolu mesajına aynen katılıyorum.

Saygılarımla,