Mesajı Okuyun
Old 12-01-2011, 13:20   #2
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

Temsilcide yanılma söz konusudur. Temsilcide yanılmanın hukuki yaptırımı, hasımda yanılmada olduğu gibi ağır bir sonuç doğuramaz.

işletmenin bütününü sevk ve idare edenler, başka bir şart aramaksızın işveren vekili sayılırken; işletmenin değil de işyerinin bütününü sevk ve idare edenlerin 18. madde anlamında işveren vekili sayılabilmesi için ilave olarak, işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisini haiz olma şartı aranır. İşyerinin tümünü sevk ve idare ile işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi birlikte aranır. Bu işyeri merkeze bağlı bir işyeri de olabilir. Dolayısıyla Kocaeli şubesi müdürü işyerini sevk ve idare etmekle beraber, özgür iradesi ile işçi alma ve işten çıkarma yetkisi yoksa İş Kanunu’nun 18. maddesi anlamında işveren vekili sayılmaz. Bu durumda ihtarnamenin hukuki sonuç doğurmayacağı düşünülebilir.
Ancak,açılacak dava şubeyi ilgilendirmektedir. Hakiki veya hükmi bir şahsın muhtelif mahallerde şubeleri bulunduğu takdirde, o şubenin muamelesinden dolayı, o şubenin bulunduğu mahalde dahi davanın ikame edilebileceği hükmü HUMK.'da düzenlenmiş olmakla, gönderilen ihtarnamenin şubeye tebliğ edilmiş olması karşısında temerrüt olgusunun gerçekleştiği kanısındayım.
KOLAY GELSİN