Mesajı Okuyun
Old 27-12-2010, 17:17   #7
AV.SEDAT

 
Varsayılan

Bence devletin sattığı(!) kalıcı konutların gerçek değeri ile gerçek finansman maliyeti toplamıyla, söz konusu konutların akdi değeri ile akdi finansman maliyeti toplamları arasındaki fark, vatandaşın sebepsiz zenginleşmesi demektir...

Ancak şu da var; iş kazasında devlet bağladığı maaşı sosyal devlet olmanın gereği olarak falan bağlamıyor.. Orada kanundan da doğsa, mecburi de olsa bir sigorta ilişkisi var ve takdir ederseniz maaşı bağlayan da SGK, devlet baba değil... Trafik kazasındaki ZMMS poliçesinden nitelik olarak bir farkı yok...

Burada ise devlet, kendi izin verdiği yapıların denetim / planlama / teknik gereklilikleri belirleme görevini ihmal etmenin bir özrü olarak; bir nevi tazminat olarak bu konutları ucuza satıyor(!) depremzedelere...

Yani evlerin yıkılmasında devletin hükme bağlanmasa da müterafik kusuru var; o konutların yukarıdaki formülle hesaplanacak bedel farkları da bunun tazminine yöneliktir... Vatandaş devlete ve müteahhide birlikte dava açsaydı muhtemelen devlet de 1/8 - 2/8 kusurlu bulunacaktı...

Bence sebepsiz zenginleşme davasına konu olabilir; bence kazanma şansı da yüksek bir davadır...

"Ortalama bir hakimin depremzedelere karşı bu yönde hüküm kurma konusundaki çekincelerini aşma mecburiyeti" ise netice almanın önündeki en büyük engeldir diye düşünüyorum...