Mesajı Okuyun
Old 27-12-2010, 16:37   #2
Av. İlknur Sezgin Temel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan bahar kesici
Müvekkilem eşiyle anlaşmalı olarak boşanmış ve 2 ay sonra 18 yaşını dolduracak olan kızı için aylık 50 TL nafaka ödenmesine hükmedilmiş.( 2005 ylından itibaren) Çocuk eğitimine devam ediyor. Çocuğun resmi ikametgahı büyükannesinin yanında, müvekkilemin ödediği nafakadan çocuğuna hiçbir harcama yapılmıyor, bunun üzerine müvekkilem de dosyaya ödemeyi bırakıp çocuğa elden her ay yaklaşık 100 TL veriyor.Ayrıca tüm giyim ve özel masraflarını karşılıyor. Çocuk babasıyla müvekkilemle olduğu kadar sık görüşmüyor. Çocuk annesinin ödediği parayı neden kendisine vermediğini sorduğunda baba, bu parayla avukatının ücretini ödediğini, bu nedenle kendisine veremeyeceğini söylüyor.Bu duruma göre, devam eden icra takibi de göz önüne alındığında, müvekkilemin çocuğa elden ödediği para, açılacak bir menfi tespit davasında göz önüne alınır mı?Çocuğun resmi olarak baba yanında kalmadığı, babanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaması lehe kanaat oluşturur mu?

İcra dosyası haricinde nafakaya mahsuben yatırılan / ödenen para "ahlaki görev" kapsamında değerlendiriliyor(du).
Yargıtay 12. H.D. karar değişikliğine gitti. Nafaka ödemelerinin de aslında birer ahlaki görev olduğunu kabul etti.

Ancak siz sanırım Aile Mahkemesine açmayı düşünüyorsunuz bu davayı.
Aile Mahkemesi 12. H.D.'nin kararı bizi bağlamaz diyebilir. (Benim açtığım davada dedi)
Bence, Aile Mahkemesindeki yargılama İcra Mahkemesi yargılama usulünden farklı olacağından müvekkilinizin yaptığı ödemelerin nafakaya mahsuben olduğunu gerekirse müşterek çocuğu da dinleterek ispatlama yoluna gitmelisiniz.

Aile Mahkemesi hakimi ve yargıtay ilgili hukuk dairesi 12. H.D.'nden farklı şekilde düşünüyorlarsa bu sefer de içtihatların birleştirilmesi yoluna gidilmeli.
İstediğim nitelikte karar çıkmazsa ben bu yola başvuracağım.