Mesajı Okuyun
Old 02-12-2010, 15:49   #5
av.sally

 
Varsayılan

Bu örnekte banka işçilere ödeme yapacağı için karardan çıkardığım davanın İş mahkemesi'nde görüleceği yönünde.Siz bünyesinde memur çalıştıran bir kamu kuruluşu iseniz davanın idare mahkmesinde de görüleceği yönünde bir çıkarıp yapabilirz belki de.


T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/36387
K. 2007/32535
T. 5.11.2007
• PROMOSYON ALACAĞI ( İşçi Ücretlerinin Gününde Ödenmesi İçin Düzenli Ödemede Bulunması Sonucu İşverenin Mamelekine Geçen Promosyonda İşçinin Bir Hakkı Bulunmaması Nedeniyle Davanın Reddine Karar Vermek Gerektiği )
• ÜCRET ALACAĞI ( İşçi Ücretlerinde Bir Kesinti Yapılmaksızın Davalı İşveren Tarafından Bankaya Ücretlerin Ödeme Gününden Birkaç Gün Önce Yatırılmış Olması Sonucu Bankanın Verdiği Promosyondan İşçinin Yararlanma Hakkı Bulunmadığı )
• ÖDEME GÜNÜNDEN ÖNCE BANKAYA PARANIN YATIRILMASI ( İşçi Ücretlerinde Bir Kesinti Yapılmaksızın Davalı İşveren Tarafından Yatırılmış Olması Sonucu Bankanın Verdiği Promosyondan İşçinin Yararlanma Hakkı Bulunmadığı )
1475/m.26
4857/m.32
ÖZET : Davacı, promosyon alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. İşçi ücretlerinde bir kesinti yapılmaksızın davalı işveren tarafından bankaya ücretlerin ödeme gününden birkaç gün önce yatırılmış olması sonucu bankanın verdiği promosyondan işçinin yararlanma hakkı bulunmamaktadır. Taraflar arasında iş sözleşmesi bulunmaktadır. Gerek 1475 sayılı İş kanunun 26 ve gerek 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32. maddelerinde ücretin en geç ayda bir ödemesi zorunluluğu karşısında ödeme gününden önce bankaya paranın yatırılmış olması yönünde işverene bir mükellefiyet yüklenmemiştir. Bu nedenle işçi ücretlerinin gününde ödenmesi için düzenli ödemede bulunması sonucu işverenin mamelekine geçen promosyonda işçinin bir hakkı bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekirken mahkemece yazılı gerekçelerle kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

DAVA : Davacı, promosyon alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş mahkemece davacı işçinin davalı işveren aleyhine açtığı banka tarafından ücretlerin zamanından önce işverence yatırılması sonucu verilen promosyon bedelinin kendilerine ödenmesi talebini içeren dava da hüküm altına alınan miktar kesinlik sınırı içerisinde kalmaktadır. Ancak davacının işyerinde halen çalıştığı, promosyon ödemesinin devam etmesi sonucu oluşacak miktar kesinlik sınırını geçeceğinden ve ayrıca verilen karar eda ile birlikte tespiti içerdiğinden temyiz isteminin miktar yönünden reddine dair 18.09.2007 tarih ve 773/1015 sayılı kararın HUMK. 427/3 maddesi uyarınca bozularak ortadan kaldırılmasına karar verildi. Dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davanın dayanağını 26521 Sayılı Resmi gazetede yayınlanan mevduat ve kredi faiz oranları ve katılma hesapları, kar ve zarara katılma oranları ile özel cari hesaplar dahil bu işlemlerden sağlanacak diğer menfaatler hakkındaki karar da değişiklik yapılmasına dair karar oluşturmaktadır. Anılan karar 12 Mayıs 2007 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlandığından; mevduata faiz dışında, katılma hesaplarında ise kar payı dışında menfaat temin edilemeyeceği maaş ödeme veya belirli hizmetlerin sunulması karşılığında yapılan protokoller uyarınca anlaşma yapılan kurumlara ve/veya kurum çalışanlarına sağlanacak ayni veya nakdi menfaatler bu düzenlemenin dışındadır; denildiğinden bu tarih öncesinde yasal dayanağı bulunmayan talep hakkında mahkemenin hakkaniyet ilkelerine göre uyuşmazlığı çözümlemesi hatalıdır. İşverenin tek taraflı iradesi ile ödemeyi kabul ettiği miktar davacı için hak oluşturabilir. Ancak işçi ücretlerinin 2001 yılından itibaren banka aracılığı ile ödenmesi konusunda banka ile işveren arasında yapılan protokol davacı işçiye bir hak bahşetmez. İşçi ücretlerinde bir kesinti yapılmaksızın davalı işveren tarafından bankaya ücretlerin ödeme gününden birkaç gün önce yatırılmış olması sonucu bankanın verdiği promosyondan işçinin yararlanma hakkı bulunmamaktadır. Taraflar arasında iş sözleşmesi bulunmaktadır. Gerek 1475 sayılı İş kanunun 26 ve gerek 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32. maddelerinde ücretin en geç ayda bir ödemesi zorunluluğu karşısında ödeme gününden önce bankaya paranın yatırılmış olması yönünde işverene bir mükellefiyet yüklenmemiştir. Bu nedenle işçi ücretlerinin gününde ödenmesi için düzenli ödemede bulunması sonucu işverenin mamelekine geçen promosyonda işçinin bir hakkı bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekirken mahkemece yazılı gerekçelerle kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.11.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.

yarx