Mesajı Okuyun
Old 06-11-2010, 21:08   #24
BALDIRAN

 
Varsayılan

Herkese Merhaba.Konu çok detaylandı ama çorbada benimde tuzum olsun istedim.
1) Sn.olgun Hatuner'e katılmıyorum, olay bir hukuki işlemdir zira tarafların, eser imalatı/takılması konusunda uyuşan bir iradeleri vardır. Bu itibarla, HUK 287 vd. daki kesinlik sınırının üstündeyse, kural olarak tanıkla ispatlanamaz.
2.Sözleşmenin ablayla yapıldığına dair kesin delil de yoksa, davalıya karşı, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılabilir kanımca
3.Tabiki HMUK 76 ya göre, maddi olayları davacı anlatır uygulanacak hukuku mahkeme beliirler, bu itibarla, hakim, resen de olayda sebepsiz zenginleşme kurallarına göre uyuşmazlığı çözümleme yoluna gidebilir belki
4avanın, dava dışı ablaya ihbarını kim üstlenecektir, dahili dava diye bir müessese olmadığına göre, davacı, dilekçesinde davalı olarak göstermediği birini, davayı ihbar etse bile, onun hakkında hüküm tesis edemez, davalı, davayı neden ablasına ibar etsin.
5. Olayda temsilcide yanılma söz konusu olamaz kanımca, zira tesil/temsilci ilişkisi yok gibi görünüyor. Ablanın, davalının temsilcisi olduğu savlansa ve akdin onunla yapıldığı iddia edilse, o zaman, davanın doğrudan ona karşı açılması gerekmezmiydi. Temsilcide yanılma yoluyla hasım değiştirilemez.
Bunlar kişisel düşüncelerim. saygılar