Mesajı Okuyun
Old 26-10-2010, 16:17   #6
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
6.Hukuk Dairesi

Esas: 2009/928
Karar: 2009/4745
Karar Tarihi: 25.05.2009

YENİ İKTİSAP VE İHTİYAÇ NEDENİYLE TAHLİYE VE EL ATMANIN ÖNLENMESİ DAVASI - ELATMANIN ÖNLENMESİ İSTENİLEN PAYIN DAVA TARİHİ İTİBARİYLE DEĞERİ - GÖREV SINIRI - PAYDAŞIN KENDİ PAYINI KİRALAMASINDA BİR USULSÜZLÜK BULUNMADIĞI - HÜKMÜN BOZULDUĞU

ÖZET: Uyuşmazlık, yeni iktisap ve ihtiyaç nedeniyle tahliye ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Elatmanın önlenmesi istenilen 61/64 payın dava tarihi itibariyle değerinin sulh hukuk mahkemesinin görev sınırını aşması nedeniyle tahliye davasından tefrik edilip genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi, 3/64 pay sahibi olan paydaşın kendi payını kiralamasında bir usulsüzlük bulunmadığından iktisap ve ihtiyaç nedenine dayalı tahliye davası yönünden yargılamaya devamla işin esasına girilerek karar verilmesi gerekir.

(2004 S. K. m. 269, 272) (1086 S. K. m. 8)

Dava: Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Uyuşmazlık, yeni iktisap ve ihtiyaç nedeniyle tahliye ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, el atıldığı iddia olunan taşınmazın değerinin Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görev sınırını aşması nedeniyle dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin dava konusu taşınmazı 27.02.2007 tarihinde satın aldığını, davalının önceki paydaşın 3/64 payını kiralamasına karşın taşınmazın tamamını işgal ettiğini, ihtiyaç nedeniyle tahliyesi için gönderilen ihtara rağmen kiralananı tahliye etmediğini ileri sürerek davalının tahliyesine ve haksız el atmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı, duruşmalara katılmamış ve bir savunmada bulunmamıştır. Mahkemece davalının, 3/64 pay sahibi olan önceki malikin payını yalnız başına kiraladığından kira sözleşmesinin geçerli olmadığı, kalan kısmın hukuki sebep olmadan kullanıldığı, yerinde yapılan keşif ve hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davalı tarafından süs bitkileri için sera olarak kullanılan 5.000 m2 tarlanın 61/64 payının değerinin 81.015,54 TL olarak tespit edildiği gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.

HUMK. nun 8/I maddesi gereğince, İflas davalarıyla vakfa ilişkin davalar hariç olmak üzere, mamelek hukukundan doğan değer veya miktarı beş milyar lirayı geçmeyen davalar ile 8/II maddesi gereğince, dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272 nci ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine verilmiştir.

Olayımızda, kiralanan taşınmazın tahliyesi ve kira sözleşmesi kapsamı dışında bırakılan taşınmaza el atmanın önlenmesi istenmiştir. El atmanın önlenmesi davasının tahliye davası ile birlikte görülebilmesi için el atmanın önlenmesi istenilen taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin Sulh Hukuk Mahkemesinin görevini aşmaması gerekir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi istenilen 61/64 payın dava tarihi itibariyle değerinin Sulh hukuk Mahkemesinin görev sınırını aşması nedeniyle tahliye davasından tefrik edilip genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi, 3/64 pay sahibi olan paydaşın kendi payını kiralamasında bir usulsüzlük bulunmadığından iktisap ve ihtiyaç nedenine dayalı tahliye davası yönünden yargılamaya devamla işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK. nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.05.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları