Mesajı Okuyun
Old 06-10-2010, 17:17   #3
urla

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
DGM'ler şeklen kaldırılmasına rağmen, yerini alan Özel Ağır Ceza Mahkemelerinin, aynı mantıkla görev yapmaları anlaşılır değil. Fezlekeye "kesin delil" uygulaması sona erdiğinde hukuk devleti olma yolunda önemli bir adım daha atılacaktır. Hatta bizzat yaşadığım olaylarda şüpheli/lerin ifadesi yanımda alınmasına rağmen, ifadede yer almayan kendisine atıfta bulunulan fezlekeler nedeniyle aylarca tutuklu kalan sanıklar da oldu.

Diğer şüphelinin olay anında birlikte olduğu birileri de yok mu? Onları tanık olarak dinletseniz... Bana göre, olay sırasında 700 km. uzakta olduğu kanıtlanmış birinci şüpheli için de "kesin" olarak teşhiste bulunan polislerin tuttuğu tutanak da hukuki değerini yitirmiştir. Tutuklu olanın da derhal tahliye edilmesi gerekmektedir. Ama bunu fezlekeye çok fazla itibar eden hakimlere nasıl anlatacaksınız?


Sn.meslektaşım,üstadım ;

Tanıklarımızı gösterdik,savcılıkta dinlettik.Fakat tanıklarımızın beyanına itibar edilmedi.

Dün, itiraz dilekçeme üye hakimden havale alırken, fezleke içeriğinde bulunan, canlı teşhis tutanağındaki beyanların ne kadar güvenilmez olduğunu,somut olayda da ortaya konduğunu belirtip, kesin delil olarak kabul edilmesinin, kendilerince hakkaniyete uygun bulunup bulunmadığını şifahen sorduğumda, bana cevabı Sn.hakimin gülerek şöyle oldu ;

DEVLETİN MEMURU YALAN MI SÖYLEYECEK AVUKAT BEY...

Saygılarımla.