Mesajı Okuyun
Old 04-10-2010, 20:54   #1
urla

 
Varsayılan Subjektİf Kolluk TeŞhİsİ Ve Tutukluluk

Müdafilik yaptığım bir dosyada, sair gözaltı işlemleri ve ifadelerin alınmasının ardından canlı teşhis odasına sokulan şüphelilerin, olay yerinde görevli kolluk tarafından teşhis edilmesi yoluna gidilmiş, (başkaca tanık bulunmamaktadır.) kolluk görevliside teşhiste, atılı suçu gerçekleştirirken şüphelileri çok net gördüğünü ve ayrıca daha önceden şüphelileri çok iyi tanıdığını belirtmiştir.Hatta şüphelilerin yaptığı her hareketi ayrıntılı olarak belirtmiştir.İş bu delilden ötürü şüpheliler tutuklanmışlardır (başkaca delil yoktur). Atılı suçu işlediği iddia olunan ve kolluk görevlisi tarafından çok emin bir şekilde teşhis edilen ve tutanağa adım adım yaptığı her hareketi not düşülen şüphelilerden biri suçun işlendiği saatte olay mahallinden 700 km uzaktadır ve bir düğünde kah oynamakta, kah limonata içmektedir.Hatta o saatlerde başka bir şehirde olan şüphelinin, elebaşı olduğuda belirtilmiştir.Düğün cd'lerinde net bir şekilde görülen şüpheli, bu delilin dosyaya hemen sunmamıza rağmen 2 ay sonra! tahliye edilmiştir. Ancak diğer şüpheli için değişen hiç birşey olmamış, hala aynı teşhis tutanaklarına dayanılarak tutukluluğunun devamına karar verilmiştir.Sayın meslektaşlarıma sorum şudur; diğer şüphelinin tek suçu o saatte herhangi bir kameranın görüş alanında olmaması yada bir düğüne katılmış olmaması mıdır? Subjektif olduğu aşikar olan bir teşhisle, tutukluluğun devamına karar verilmesi ve itirazlarımızın itibar görmemesi, gerçekten bir hukukçu olarak beni çok rahatsız ediyor... Konuyla ilgili Yüksek yargı kararı paylaşabilecek yada görüş bildirecek meslektaşım varsa çok sevinirim.Saygılarımla.