Mesajı Okuyun
Old 27-09-2010, 23:30   #38
Av.Erkan Şenses

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hilal Ceren HATİPOĞLU
Dolandırıcılık suçunun kapsamına alınması halinde her tamamlanmayan hukuki ilişkide dolandırıcılık suçunun oluşabileceği savınıza kast noktasında katılamıyorum. Zira herhangi bir hukuki ilişki sonunda edimini yerine getirmeyeceğini baştan bilen ve bu kast ile hukuki ilişkiye giren dolandırıcılık suçunu işleyecektir. Ama kendi edimini yerine getirebileceğini düşünerek bir hukuki ilişki içine girdikten sonra başka şekilde edimini yerine getiremezse bu dolandırıcılık tabi ki olmaz. Önemli olan manevi unsur.. Bu nedenle dolandırıcılık olacağı kanaatimi yineliyorum. Saygılarımla..

Sayın meslektaşım, yukarıda 2004'de kanunlaşan TCK Tasarısının 222.konuyu düzenlediğini ancak, anılan maddenin her nedense kanunlaşmadığını belirtmiştim. Madde gerekçesi uzun olduğundan bir kısmını aynen alıyorum, http://www2.tbmm.gov.tr/d22/1/1-0593.pdf linkinden tümü okunabilir:

"..Yukarıda açıklandığı üzere 3 ayrı bentte yer alan suçlar ne hırsızlık ne dolandırıcılık ve ne de inancı kötüye kullanma suçlarını oluşturmayacakları için Batı ülkeleri hukukunda öteden beri müstakil suç sayılmışlardır. Turizmin geliştiği ülkeler bu ihtiyacı hissetmişler ve otelci ve lokantacıları, taksi sahiplerini korumak üzere yukarıda belirtilen bu suçları meydana getirmişlerdir. Aksi halde ya kanunu zorlayarak bu fiilleri klasik üç suç tipinden birisine sokmak yahut mağdurlara hukuk mahkemeleri yolunu göstermekten başka çare kalmamaktadır; hukuk davası açmanın ise ödenmeyen miktar itibariyle bir anlamı olamayacağı açıktır..."

Saygılar