Mesajı Okuyun
Old 24-09-2010, 09:15   #3
Av. Erduğrul Özbay

 
Varsayılan

Merhaba,

Bir sigorta poliçesinde dain ve mürtehin olarak gösterilen kişi o poliçeden dolayı bir parasal hak elde edildiğinde öncelikli olarak pay alacaktır. Bu konumunu ortadan kaldıracak dava ve tasarruflar hariç olmak üzere, rehinli alacaklının rızasını almak gerekli değildir. Onu zorunlu bir dava arkadaşıymış gibi ele alarak bu konulardaki hukuki problemleri çözüme kavuşturmak olanaklı olmaz. Sizin olayınızda poliçeyle teminat altına alınan rizikonun gerçekleşmesi durumunda ödeme yapılması hem sigortalının hem de rehinli alacaklının yararınadır. Ancak bu yarar her zaman aynı ölçüde olmayabilir. Örneğin sigorta teminatı daha yüksekken rehinli alacaklının krediden dolayı talep edebileceği tutar bir hayli azalmış olabilir. Böyle durumlarda rehinli alacaklının kendi hakkının çok ötesindeki tutarlar için bir onay makamı olarak algılanması bu sigorta enstrümanının temel kurgusuna aykırıdır. Bence rehinli alacaklının hak kaybına yol açmayacak nitelikteki davalarda onun onayına gerek olmadığı tezi esas alınmalı; rehinli alacaklının onay vermemesi halinde ise hakkın kötüye kullanılması temasından hareketle hamle geliştirilmelidir. Saygılarımla,
Av. Erduğrul Özbay