Mesajı Okuyun
Old 06-09-2010, 09:39   #19
Muhsin KOÇAK

 
Varsayılan

cebri icra, bir hakkın alımına yönelik yasal erkin kullanımı ise de, amacını aşması, borçluyu zor duruma düşümesi, aşkın durumda ısılarla kalınması, borçlunun zararına olması... alacaklının kasıtlı ve borçluyu manevi bir zarara uğratmış olacağı gibi kamu vicdanı ile yasanın konuluş amacına da aykırı olduğu görüşüne katılıyorum, iç hukukumuzda bir manevi tazminat nedeni sayılmamamkla birlikte, AİHM de aksine bir karar verilebileceği kanaatini taşıyor ve sayın Nilgün Altındağ'ın görüşüne katılıyorum. Alacaklının amacı sadece alacağının tahsili ise şayet borca yeterli varlığın haczi, paraya çevrilmesi ile alacağının tahsilini sağlamak olmalıdır, bu amacı aşan bir uygulamada direnilmesi hukuka aykırı kamu vicdanında rahatsızlık verici bir uygulamadır. alacaklının her ne kadar satış ismeme zorunluluğunun olmadığı durumu ise gayrimenkul malların haczinden itibaren 2 yıl içinde satış istenmemesi durumu haczin düşmesine sebep olacağından borçlunun da bu süreden sonra lehine olduğunu düşünmek gerek. satışın istenmemesi ile haczin düşürülmesini talep edip, kötü niyetli davranışına istinaden alacaklı aleyhine tazminat davası alışabilmeli, iç hukukumzda reddedilmesi halinde AİHM' e gidilmelidir.
iyi çalışmalar diliyorum