Mesajı Okuyun
Old 23-08-2010, 22:43   #5
Av. Selen Vargün

 
Varsayılan

merhabalar,

bu yılın mart ayında 23 yaşındaki müvekkilim cinsel istismar suçundan tutuklandı. adli tıp, mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığının tespiti için mart 2011'e gün verdi. duruşmada bu durumu sık sık belirterek, müvekkilin bu kadar uzun bir süre tutuklu kalacak olmasının hakkaniyete aykırı olduğunu söyledim. daha sonra mahkeme, tarihin öne çekilmesi için müzekkere yazılmasına karar verdi ve adli tıp günü bir,iki ay öne çekildi. bu benim ilk ceza davamdı, cmk'dan gelmişti. bunun yanında müvekkilimin suçlu olmadığına da çok inandım. ortada sadece beyan var, onun dışında bir kanıt yok. adli tıp raporu zaten hiçbir şey söylemiyor. ne meni örneği alınmış ne tek bir kıl örneği.. yazdığım tahliye talepli dilekçelerin de okunup okunmadığını bilmiyorum. nereye bağlayacaktım ben bu mesajı kafam dağıldı da biraz aslına bakarsanız, bu davada kendimi çok sağır ve dilsiz hissettim. kendimce birşeyler yaptım ama davaya hiçbir şekilde tam anlamıyla nüfus edemedim. telefon döküm talebim bile reddedildi oysa olayda başka bir şüpheli daha vardı, mahkeme onun üzerinde durmadı bile. sanki her şey mahkeme heyetinin eline kalmış, kollarım bağlanmış gibi hissediyorum. erdal düzgün'ün belirttiği gibi bizim olayda da tek bir kez gerekçe yazılmıyor. neden tutukluluğa devam dediniz, bunun gerekçesini söyleyin diyorum sözlü ve yazılı ama buna da inatla cevap verilmiyor. cinsel suçlar aleyhe veya lehe kanıtlanması çok zor suçlar olduğu için zaten hantal olan ağır ceza mahkemelerimizi hiç kımıldatamaz oluyoruz sanırım. ben de yazarken çok dertlendim nedense.. davalarımızın seyrinden birbirimizi haberdar edelim diyerek kapatayım konuyu madem