Mesajı Okuyun
Old 18-08-2010, 17:15   #16
av.mehmet baş

 
Varsayılan

Zamanaşımına uğramış bononun,bono niteliğini yitirdiği,böylece bono üzerindeki yazılı vade tarihinde borçlunun temerrüde düşmüş sayılmayacağı ve zamanaşımına uğramış bono ile borçludan faiz talep edilebilme tarihinin ihtar ile temerrüde düşürülme veya icra takibinin yapıldığı tarih olabileceği yönünde yeni almış olduğum bir yerel mahkeme kararını ekliyorum.Umarım fikir verme konusunda katkısı olur.Saygılar...
T.C.
SULH HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİKARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 28/01/2010
KARAR TARİHİ : 24/06/2010
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:


DELİLLERİN TAKDİRİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında taraflara usulüne uygun tebliğat yapılmış dosya içerisinde yer alan M.... İcra Müdürlüğünün ................esas sayılı dosya incelenmiş davacının davalı aleyhine .............TL asıl alacak .............. TL işlemiş faiz olmak üzere ................TL tutarında takip başlatmış olduğu, davalı tarafından asıl borç miktarı kabul edilip ödemede bulunulduğu fakat işleyen faiz miktarına itiraz edilmiş olduğu, bu nedenle işleyen faiz miktarınca takibin durduğu ve davacı vekilince bu miktarda itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Somut olayda zamanaşımına uğramış bono miktarı olan ..............TL'nin bononun düzenlenme nedeni olan akdi ilişkinin taraflarca kabul edilmesi ve davalı tarafça bu bedelin ödenmesi nedeniyle ihtilaf konusu edilmemiştir. İhtilaf konusu; zaman aşımına uğrayan bonoya dayalı olarak istenen işleyen faiz miktarıdır. Davacı vekili taraflar arasında, ödeme gününün belirli olduğunu,bu nedenle asıl alacak miktarı olan .................TL'ye bononun üzerindeki vade tarihinden işleyecek reeskont faizinin davalıca ödenmesi gerektiğini söyleyerek talepte bulunmuş, davalı vekili ise asıl alacağın dayandığı akdi ilişkiyi kabul edip bedeli olan borcun müvekkilince ödendiğini beyanla birlikte aslında hem asıl alacağın hem de faizin zamanaşımına uğradığını ve müvekkilin zamanaşımına uğramış bonodan kaynaklı borç nedeniyle temerrüde düşürülmediğini beyanla itiraz etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonrasında varılan kanaate göre; davacı vekili her ne kadar akdi ilişki tutarı olan ...................TL üzerinden vade tarihinden itibaren hesap edilecek ...................TL işlemiş faiz miktarınca takibinin devamını talep etmiş ise de; dava konusu edilen bononun zaman aşımına uğradığı, bu nedenle bono niteliğini yitirdiği, böylece bono üzerindeki yazılı vade tarihinde borçlunun temerrüde düşmüş sayılmayacağı, davacı tarafından takipten önce davalı tarafın temerrüde düşürüldüğüne dair bir delilin de mahkememize sunulmadığı, böylece takip tarihinden itibaren davalının temerrüde düşmüş sayılacağı ve asıl alacak miktarı olan .......................TL nin takip talebinin tebliğinden sonra davalı tarafça ödendiği nazara alınarak davacı vekilinin işlemiş faize yönelik takibin devamına ilişkin talebinin reddine karar verilip, davalının da kötü niyet tazminatı talebi, şartları oluşmadığından kabul edilmeyip aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE:
1- Davacının davasının REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,

Dair karar gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 8 gün içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalının yüzüne karşı açıkca okunup usulen anlatıldı.