Mesajı Okuyun
Old 15-08-2010, 09:50   #2
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan AV. COŞKUN ÖZBUDAK
Bize göre bu hesap iki nedenle yanlıştır.
Ben hesaplamanın sadece birinci nedenle yanlış olduğu görüşündeyim.
Alıntı:
Birincisi iş akdinin imzalandığı tarihteki İş Kanunu bir işçinin günde en fazla üç saat ve yılda en fazla doksan gün mesai yapabileceğini kabul ediyor. Dolayısıyla öncelikle önceki Kanunun yürürlükte olduğu (işe giriş tarihi olan) Temmuz 1998-Haziran 2003 tarihleri arasında yılda 270 saat yerine doksan gün boyunca fiilen günde iki saat olarak yapılan (180 saat) mesainin mahsup edilmesi gerekiyor.
Bence de kanun uygulanmalı ve 1998-2003 tarihleri arasında kanunun izin verdiği fazla mesai mahsup edilmeli; fazlası işçiye ödenmeli.
Alıntı:

İkinci olarak da, her ne kadar 2003 yılında yürürlüğe giren 4857 sayılı Kanun 270 saat esasını benimsemiş ise de, işçinin, sözleşme yaptığı tarihteki Kanun uyarınca mahsup edilebilecek mesaiyi dikkate aldığı kabul edilirse,
İkinci görüş şu nedenle doğru görünmüyor: Sözleşmede ücrete dahil olan fazla mesai saat olarak gösterilmemiş. Bu durumda adalet aranırken sözleşmede hüküm bulunmayan hallerde kanuna bakılmalıdır. İşçi sözleşme yapıldığı sıradaki kanunu kabul etmemiş; fazla mesaiyi kabul etmiş. Fazla mesai kanunla değişince işçinin kabulü de kanuna göre değişir kanısındayım.

Saygılarımla