Mesajı Okuyun
Old 01-08-2010, 14:12   #3
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avdyg
Sevgili meslekdaşlarım, müvekkil şirket ile X akaryakıt firması arasında imzalanan bayilik sözleşmesinde herhangi bir bedel yer almamakta ancak sadece sözleşmenin son maddesinde ...500.000 TL lik cezai şart öngörülmüştür. Sözleşmede alınan herhangi bir bedel olmadığından normalde maktu damga vergisi ödeneceğini düşünürken, cezai şartın da bir bedel olduğunu ileri süren vergi dairesi en yüksek damga vergisi oranına tabi tutarak 22.500 tl damga vergisi ile 22.500 TL vergi cezası olarak 50.000 TL ceza kesmiştir. cezai şartlı söz.de en yüksek değerin ödenmesinin istenmesi doğru mudur? dava açılsa ne gibi sonuç doğar? Şimdiden tşk ler......

Farklı yönde değerlendirmeler de bulunmakla birlikte "cezai şartın hukuki niteliği gereği" kanaatimce olması gereken:
Danıştay 9. Dairesi, 11.06.1996 T., 1996/609 E, 1996/2167 K.: "Bitossi Kimya Sanayi taşınmazın malikleri arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde tarafların taahhütlerini yerine getirmemeleri halinde birbirlerine satış bedelinin iki misli tutarında ceza ödeyecekleri yolundaki cezai şart üzerinden tarh edilen damga vergisinin terkini istemiyle açılan davayı; taahhüt eden satış bedeli üzerinden damga vergisinin alındığı, daha sonra idarece cezai şart miktarı üzerinden ikmalen tarhiyat yapıldığı, cezai şartın, satıştan vazgeçilmesinin müeyyidesi olarak konulmuş olması nedeniyle satıştan vazgeçilmesi halinde damga vergisine tabi olacağı bu durumda sözleşmede öngörülen cezai şart gerçekleşmeden bu şart üzerinden damga vergisi istenmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle kabul ederek tarhiyatı terkin eden Kocaeli 2.Vergi Mahkemesinin 29.11.1994 gün ve K:1994/935 sayılı kararının; 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 10.maddesi uyarınca "belli paranın" kağıtların ihtiva ettiği parayı ifade ettiği, olayda da belli para miktarının satış bedelinin iki katı tutarındaki cezai şart olduğu, davacı tarafından noter sıfatıyla düzenlenen kağıtların biri gayrimenkul satış vaadi ve diğeri ona bağlı cezai şart olmak üzere birbirine bağlı iki sözleşmenin bulunduğu, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 6.maddesi uyarınca damga vergisinin, miktarı yüksek olan cezai şart üzerinden hesaplanması gerektiği öne sürülerek bozulması isteminden ibarettir.
Temyiz edilen Kocaeli 2.Vergi Mahkemesinin 29.11.1994 gün ve 1994/935 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin
bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine, anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi."

Saygılar...