Mesajı Okuyun
Old 07-07-2010, 15:08   #42
Admin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Can DOĞANEL
Benim bu konuda çözümüm şudur. Vekaletname gelmeden kesinlikle ağzımı açmam. Yani sorununu anlatır, dinlerim, not alırım ama hiçbir biçimde şu mahkemeye şu davayı açacağız, şunları şunları delil göstereceğiz, işin olacak demem. Ücret vermek istemiyorsa, işinin olup olmayacağını bile söylemem.
Vekaletname gelmeden ağzınızı açmadığınız halde vekaletname hala geliyorsa, sizi özellikle tebrik etmek gerek.

Ancak bence bu işin (daha doğrusu insanın) karakterine ters. Bir uzmandan hizmet alacak kişinin o uzmanın o işle ilgili "konuşmasına" ihtiyacı vardır, çünkü o uzmanın bilgisine ve samimiyetine ancak konuşmasını dinlerse inanabilir ve ancak inanırsa onunla çalışabilir. Sizi ameliyat yapacak doktor, benden fikir aldıktan sonra başka bir doktora gidebilir endişesiyle, siz ameliyat parasını hesabına yatırmadan durumuzla ilgili tek kelime söylemese ona ameliyat olur musunuz diyeceğim bazı meslektaşlarımız yine mi doktorlarla kıyaslanıyoruz diye tepki gösterecek, o nedenle başka örnek: Arsanıza müstakil ev yaptıracaksınız mimara gittiniz, size evi yaparım fiyatı da bu dedi ama ne kullanacağı malzemeyi söylüyor, ne kaç katlı olacağını, ne kaç oda kaç salon olacağını, çünkü kafasındaki projesini sizinle paylaşırsa, aynı projeyi daha ucuza başka mimara çizdireceğinizden endişesi var. Bu mimara projenizi verir misiniz? Kendi adıma söyleyeyim, o mimar babam olsa işimi ona vermem.

Avukatlar reklam yapmalarını yasak olan bir meslek grubu. İş edinmek için her türlü davranıştan bile meslek kuralları gereği kaçınmak zorunda. Bir avukatın bilgisini, samimiyetini, güvenilirliğini "göstermesinin" tek yolu potansiyel müvekkilin davadan önce sizinle yaptığını "danışma" görüşmesidir. Eğer bu görüşmede de bilgimizi ve tarzımızı "çalınabilir" korkusuyla saklarsak, işimiz pek güç olur (hatta çoğumuz için HİÇ OLMAZ) kanaatindeyim.

Konuya dönecek olursak, danışmanın ücretli olup olmayacağına Avukatın karar vermesi gerektiğini ileri sürmem de aslında bu gerekçe nedeniyle. Danışma aşaması bir avukatın müvekkili kazandığı veya kaybettiği andır. Bunun "değerini" ve "ederini" sadece o Avukat takdir edebilir, Baroların asgari ücret tarifesiyle buna değer biçmesi bence kabul edilemez.