Sayın kapgan,

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 8. maddesine göre "...Satıcı, cayma bildirimi kendisine ulaştığı andan itibaren yirmi gün içerisinde malı geri almakla yükümlüdür.

Tüketici, malın mutat kullanımı sebebiyle meydana gelen değişiklik ve bozulmalarından sorumlu değildir."

Dolayısıyla tüketicinin malı tevdi etmesine gerek yoktur, satıcının geri alma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu her ne kadar yükümlülük olarak ifade edilse de aslında bir külfettir. Yani satıcı bu külfetini yerine getirmediğinde bu hükme göre malının kendisine geri verilmesini isteme hakkını yitirir. Ama tüketici eski malının ve parasının geri verilmesi için kendisine teslim edilen malı saklamalıdır. Aksi takdirde tüketici iyi niyetle elinden çıkarmış olmayacağından zenginleşmenin ortadan kalktığı defini ileri süremez ve sebepsiz zenginleşmiş olur.

Bence bu durumda yasanın ilgili hükmünü yani 20 gün içinde malı geri alma yükümlülüğünü anımsatarak eski malı ve parayı iade etmesi hususunda bir uyarı gönderilmesi iyi olur. Dava açılmadan sorun çözülebilir, eğer satıcı bir eylemde bulunmazsa dava açarak malın geri alınmasını, eski malın (yoksa bedelinin) ve paranın da geri verilmesini isteyebilirsiniz.