Mesajı Okuyun
Old 21-06-2010, 17:31   #6
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avukat.derviş.yıldızoğlu
Arkadaşlarımızın görüşleri son derece doğru ve isabetli .Aynen katılıyorum.

Peki soruyu biraz genişleterek soralım: Kayden araç maliki olarak gözüken kişi, aracı sattığı kişiye satış vekaleti vermiş ise (aracı başkalarına satmaya şeklinde), bu durumda aynı şeyi söyleyebilir miyiz? Çünkü uygulamada sıklıkla bu şekilde işlem yapılmaktadır.
Vereceğiniz cevaplar için teşekkürler

Aktardığım HGK kararı, bu şekilde işleten sıfatının devredilemeyeğini hüküm altına almıştır.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1998/19-882
K. 1998/919
T. 23.12.1998
• TRAFİK KAZASI ( Sadece Satış İçin Vekalet Verilmiş Olan Araç )
• TAZMİNAT ( Trafik Kazası - İşleten Sıfatı )
• İŞLETEN SIFATININ DEVRİ ( Aracın Satışı İçin Verilen Vekalet )
• ARACIN SATIŞI İÇİN VERİLEN VEKALET ( İşleten Sıfatının Devri Sonucunu Doğurmayacağı )
2918/m.20,85
ÖZET : Karayolları trafik kanunu uyarınca, aracın devri ancak noterde satış ve devir yoluyla mümkün olduğundan, sadece satış için vekaletname verilmiş olması işleten sıfatının devri sonucunu doğurmaz.

DAVA : Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Uzunköprü Asliye Hukuk Mahkemesince davanın husumetten reddine dair verilen 5.3.1997 gün ve 1996/216 E - 1997/85 K. sayılı Kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 11.12.1997 gün ve 1997/7302-10584 sayılı ilamı ile; ... dava trafik kazası nedeniyle araçta oluşan hasar ve zararın giderilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece davalılardan H.A.`nın olay tarihinde kazaya karışan ... plakalı aracın maliki olmadığı gerekçesiyle adı geçen davalı bakımından davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre, söz konusu kanuna tabii araçların noterde yapılacak satış dışındaki her türlü satışlar geçersizdir. Bu durumda davalılardan H.A.`nın olaya karışan ... plakalı aracın maliki olması nedeniyle pasif husumete ehil olduğunun kabulü gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir... gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Temyiz Eden: Davacı vekili

Hukuk Genel Kurulu`nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Dava, trafik kazası nedeniyle araçta oluşan hasar ve zararın giderilmesi istemine ilişkindir.

Davalı Ö.`nün kullandığı araç diğer davalı H. adına trafikte kayıtlı olup, davacı her iki davalıdan zararının tazminini istemektedir.

Davalı H. aracın satışı için Malkara Noterliğinde 23.8.1995 gün ve 7265 yevmiye nolu vekaletnameyi verdiğini ve vekil A. Ö.`ye aracını da teslim ettiğini onun da başkalarına sattığını, araçla bir ilgisinin kalmadığını, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, savunma yerinde görülerek davalı H.`nin kazaya karışan araçla hukuki ve fiili bağının kalmadığından bahisle davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Özel Dairece yukarıda açıklanan gerekçe ile hüküm bozulmuştur.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu`nun 20/d maddesinde; "Noterlerce yapılmayan her türlü devir ve satış geçersizdir." hükmü yeralmakta olup, aynı Yasa`nın 3. maddesinde ise; "başka bir kimsenin aracını kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işleten ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunan kimsenin işleten sayılacağı" öngörülmüştür. 85. maddesinde de; "Motorlu aracın neden olduğu zararlardan işletenin sorumlu olduğu" ifade edilmiştir.

Somut olayda; yargılamada toplanan delil ve belgeler ışığında, davalının salt araç satışı hususunda verdiği vekaletnamenin işleten sıfatının devredildiğini gösterir hukuki sonuç doğurmayacağı, böylece işleten sıfatının davalı H. dışında bir şahsa ya da davalı Ö.`ye geçtiğini kabule olanak da bulunmadığı açıktır.

Bu nedenle direnme kararı az yukarıda açıklanan değişik gerekçe ile bozulmalıdır.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 23.12.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.