Mesajı Okuyun
Old 11-06-2010, 23:51   #2
Av. Oktay

 
Varsayılan

Meslektaşım, aşağıya faydalı olacağını düşündüğüm bür Yargıtay kararı aktarıyorum;

13. Hukuk Dairesi 2008/6782 E.N , 2008/12177 K.N.

İlgili Kavramlar

GÖREVSİZLİK KARARI
İTİRAZIN İPTALİ
TÜKETİCİNİN KORUNMASI

İçtihat Metni

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat E... T...gelmiş davalılar tarafından gelen olmadığından duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, asıl ve birleşen davasında davalılardan S...... D.....'a taşıt kredisi verildiğini, diğer davalının da sözleşmeyi kefil olarak imzaladığını,borcun ödenmediğini, her iki davalıya ayrı ayrı kat ihtarı gönderdiğini ve ayrı ayrı icra takibi başlattığını, davalıların takiplere itiraz ettiklerini ileri sürerek itirazın iptaline,%40 tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalılar,davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne, karar verilmiş; hüküm; davalılardan S...... D..... tarafından temyiz edilmiştir.

1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.

Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacı banka tarafından aralarında düzenlenen 4.12.2002 tarihli "Otomotiv Ürünleri Tüketici kredisi Sözleşmesi" ile davalılardan S...... D.....'a bireysel kredi Kullandırıldığı, Kadıköy 1.İcra müdürlüğü'nün 2005/697 esas sayılı dosyası içerisindeki araç ruhsat fotokopisi ve emniyet müdürlüğü yazılarından kullanılan kredi ile "gayrı ticari nitelikte" hyundaı marka kapalı kasa kamyonet alındığı ve böylece uyuşmazlığın 4077 sayılı yasanın 10 maddesi kapsamında tüketici kredisinden kaynaklandığı anlaşıldığından Tüketici Mahkemesi olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir.

4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz.Her ne kadar dava tüketici Mahkemesinde açılmış ve Tüketici mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi üzerine kararın kesinleşmesini müteakip dava dosyası asliye Ticaret Mahkemesine gelmiş ise de Tüketici Mahkemesinin verdiği görevsizlik kararı Yargıtay incelemesinden geçmemiştir.Bu durumda dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi,usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1.bent gereğince temyiz olunan kararın temyiz eden davalılardan S...... D..... yararına BOZULMASINA, 2.bent gereğince diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 21.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Görüldüğü üzere, tüketici kredilerinde davacının banka olması durumunda dahi, Tüketici Mahkemeleri yetkilidir. Saygılarımla..