Mesajı Okuyun
Old 03-06-2010, 17:48   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

B.K.nun 53 üncü maddesi gereğince kural olarak ceza hakiminin beraat kararı, hukuku hakimini bağlamaz. Ancak ceza mahkemesinde tespit edilen maddi olgular hukuk hakimini bağlamaktadır. Müvekkilinizin beraat ettiği dosyada, bu şekilde bir tespit var mı, yoksa delil yetersizlğinden mi beraat etmiştir? Aşağıdaki karara göre siz karar verin.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/14049
K. 2005/14373
T. 26.12.2005
• KAÇAK ELEKTRİK KULLANIMI ( İlamsız Takibe Vaki Haksız İtirazın İptali - Davalının Kullandığı Sayaçtan Geçen Elektrik Miktarı ve Bedeli Saptanmak Suretiyle Sonucuna Uygun Bir Karar Verilmesi Gerektiği )
• İLAMSIZ TAKİBE VAKİ HAKSIZ İTİRAZIN İPTALİ ( Davalının Kullandığı Sayaçtan Geçen Elektrik Miktarı ve Bedeli Saptanmak Suretiyle Sonucuna Uygun Bir Karar Verilmesi Gerektiği )
• SAYAÇTAN GEÇEN ELEKTRİK MİKTARI VE BEDELİ ( Davalının Kullandığı Sayaçtan Geçen Elektrik Miktarı ve Bedeli Saptanmak Suretiyle Sonucuna Uygun Bir Karar Verilmesi Gerektiği - İtirazın İptali )
• CEZA MAHKEMELERİNİN BERAAT KARARI ( Hukuk Mahkemelerini Bağlamadığı - Kaçak Elektrik Kullanımı/İtirazın İptali )
818/m.53
ÖZET : Dava dilekçesinde yapılan ilamsız takibe vaki haksız itirazın iptaline takibin devamı ile inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Kural olarak; BK 53. maddesi gereğince ceza mahkemelerinin beraat kararı hukuk mahkemelerini bağlamaz. Ancak, somut olayda davalının kaçak elektrik kullanmadığı belirlenmiştir.

Bu durumda mahkemece, davacı delilleri değerlendirilerek davalının kullandığı sayaçtan geçen elektrik miktarı ve bedeli saptanmak suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu kaçak elektrik bedeli üzerinden davanın kabulü cihetine gidilmesi doğru görülmemiştir.

DAVA : Dava dilekçesinde 374.313.000 lira için yapılan ilamsız takibe vaki haksız itirazın iptaline takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabul ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı-davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davada,6.3.2002 tarihli kaçak zaptı uyarınca davalı tarafından kullanılan kaçak elektrik bedelinin tahsili istenilmiş,mahkemece,davanın kabulü cihetine gidilmiş,hüküm,süresinde davacı-davalı tarafından temyiz edilmiştir.

TMK.nun 6. maddesi uyarınca kural olarak herkes iddiasını ispat etmek durumundadır.

Somut olayda; davalı vekil öğretmen olarak görev yaptığı köyde oturması için gösterilen loİmanda elektrik saati bulunduğu ve kullanıma açık olduğu için abone kaydı olup olmadığını araştırmaksızın elektrik kullanmaya devam ettiğini, yapılan tespit ile abone kaydının bulunmadığını öğrendiği gibi saatinin Tedaş görevlilerince sökülerek götürüldüğünü ve aleyhine kaçak zaptı düzenlenmesinin doğru olmadığını savunmuştur.Vekil öğretmen olması nedeniyle de abone işlemlerinin kendisi tarafından yaptırılamayacağını bildirmiştir.

Yine, dosya içerisinde bulunan ceza dosyasındaki bilgi ve belgelerde; davalının kullanımında olan loİmanda 6.3.2002 tarihinde Tedaş yetkilileri tarafından abone kaydı bulunmadığı için saatin sökülerek götürüldüğü ve aynı gün düzenlenen tutanak ile davalının "sayaçsız elektrik kullandığı" belirlenmiştir.Ancak,Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda sayacı söken idarenin aynı gün sayaçsız kullanım tutanağı düzenleyemeyeceği ve sanığın elektrik hırsızlığı suç kastı olmadığı gerekçesi ile yasal unsurları oluşmayan suçtan beraatine karar verilmiştir.

Kural olarak; BK 53. maddesi gereğince ceza mahkemelerinin beraat kararı hukuk mahkemelerini bağlamaz.

Ancak, somut olayda davalının kaçak elektrik kullanmadığı belirlenmiştir.

Bu durumda mahkemece, davacı delilleri değerlendirilerek davalının kullandığı sayaçtan geçen elektrik miktarı ve bedeli saptanmak suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu kaçak elektrik bedeli üzerinden davanın kabulü cihetine gidilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.12.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.