Mesajı Okuyun
Old 27-05-2010, 17:23   #1
Şamil TEKİR

 
Varsayılan Çek Kan. Geçici 2. Mad. göre verilen taahhütlerde red kararına karşı başvuru yolu

Sayın meslektaşlarım,

Öncelikler sizleri saygı ile selamlamak istiyorum.

Hepinizin malumu üzere Çek Kanununda yapılan değişiklik ile getirilen Geçici 2. Maddesine göre yapılan taahhütnamelerde karşılaşmış olduğum bir durumu sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunun yanında değerli fikirlerinizi de paylaşır iseniz ziyadesi ile memnun olacağım.

Müvekkilim, Çek Kanununun Geçici 2. Maddesinde belirtilen son gün olan 01/04/2010 tarihi öncesinde ve halen askerlik vazifesini yapmaktadır.

Müvekkilimin piyasada bulunan birçok çekin karşılıksız çıkması nedeni ile şikayette bulunuluyor ve Asliye Ceza Mahkemelerinde yargılamaları yapılıyor ve ceza veriliyor. bu kararlarda kesinleşiyor.

Müvekkilimin askerlik vazifesini yapıyor olması nedeni ile bizzat kendisinden Çek Kanununun geçici 2. maddesinde belirtilen taahhütleri alma imkanım olmadı. Ancak müvekkilimin tarafıma vermiş olduğu vekaletnamede "davalarla ilgili bilumum taahhütte bulunmaya, taahhütleri imzalamaya" şeklinde yetki vermiştir.

Müvekkilimin vermiş olduğu bu yetkiye dayanarak yargılaması devam eden ve kararları kesinleşen dosyalara müvekkilime vekaleten bu taahhütleri imzalayarak mahkemelere sundum.

Bu başvuruların neticesinde, bazı mahkemeler vermiş olduğum bu taahhütleri kabul etmişler ve verilen cezanın infazının verilen taahhüt süresince durdurulmasına karar vermişlerdir.

Ancak bazı mahkemeler, Çek Kanununda belirtilen bu taahhütlerin bizzat hükümlünün (müvekkilimin) vermesi gerektiği ve vekilinin vekaleten bu taahhüdü veremeyeceği gerekçesi ile taahhüdümüzün ve infazın durdurulması talebimizin reddine karar vermişlerdir.

Red kararını veren mahkemelerin bu ek kararlarına karşı 15 günlük süre içerisinde bulundukları illerin Ağır Ceza Mahkemelerine, vekaletname de yetkimin bulunması, aynı niteliği taşıyan diğer mahkemelerin kabul kararları verdikleri gerekçesi ile (bu mahkemelerin vermiş oldukları kabul kararlarını da ekleyerek) itirazda bulunduk. Ancak Ağır Ceza Mahkemesi tarafından itirazımızın reddine karar verildi ve bu kararı bugün tebliğ aldık.

Sormak ve görüşlerinizi almak istediğim husus şu;
-Aynı nitelikte olan bu başvuruların bir kısmının kabul edilmiş olması, bir kısmının ise reddedilmiş olması nedeni ile hukukta bir ikilik çıkmış oluyor. Ağır Ceza Mahkemesinin vermiş olduğu bu karara karşı nasıl bir yol izlemem gerekiyor?

İlginiz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.