Mesajı Okuyun
Old 13-05-2010, 15:41   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan armegedon23
Sayın Hades hukuk müşavirliği devlet harcama belgeleri yönetmeliği ve diğer ilgili yönetmelikler gereği fatura kesilmeksizin ödeme yapılmayacağı yönünde görüş bildirmiştir. Böylece borçlu ben hakedişimi alamıyorsam alacaklılar da almasın diyebilecek. İş bitmiş teslim edilmiş herşey bir faturanın kesilmesine kalmışken borçlunun kötüniyetinin korunuyor olması tuhaf gerçekten. Kolay gelsin Saygılarımla...
Sayın armegedon23,
Öncelikle ilginize ve emeğinize teşekkür ediyorum.

Bu durumda uygulanabilecek birkaç yöntem olduğu-olması gerektiği kanaatindeyim. Çünkü borçlu fatura kesmiyor diye ilanihaye hakedişinin ödenmemesi ve işin de tasfiye edilmemesi durumunu hukukun korumaması gerektiği kanaatindeyim. Ki aksi durum borçlunun kötü niyetine ek olarak idarenin de kötü niyeti sonucunu doğuracaktır.

Burada İdarenin 89/1' e bu şekilde cevabının itiraz niteliğinde olduğu kanaatindeyim (Yargıtay da 89 da bu kanaatte imiş lakin 2004 te fikir değiştirmiş ) ve;
İİK m.89/4: " Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338 nci maddenin 1 inci fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkûm edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder."
hükmüne göre bir dava açmakta da fayda görüyorum. Lakin karşı tarafın MEB olması da beni düşündürüyor

Diğer yandan idare ile borçlu arasındaki sözleşme 4735 S.K. mucibince özel hukuka tabi bir sözleşmedir ve bu sebeple burada İdare Hukukuna ilişkin mevzuat ve ilkeler de uygulanamaz (diye düşünüyorum ).

Mutlaka bir yol olmalı...

Saygılarımla...