Henüz avukatlık ruhsatını yeni almış bir hukukçu olarak siz saygıdeğer meslektaşlarımın bu konuda yardımcı olmasını temenni ediyorum.
Konuyu özetlemeye çalışayım.
Müvekkilim 1 yıllığına kira sözleşmesi akdetmiş ve bu sözleşme gereğince kira bedeline teminat olarak her ay için ayrı ayrı senet düzenlenmiş. Ancak evsahibinin evi satmak istemesi nedeniyle müvekkilimin de kabulüyle karşılıklı anlaşmayla sözleşme 10. ayda feshedilmiş. Geçen 10 aylık süre boyunca kira bedelleri elden evsahibine ödenmiş ve senetler evsahibince yırtılarak vasfını yitirmiş. 12 ay için düzenlenen senetlerden geriye kalan 2 senedin, sözleşmenin sona ermesiyle kiracıya iadesine ilişkin olarak biraraya gelindiğinde depozito tutarının ufak tefek çizikler bahane edilerek kiracı olan müvekkilime iade edilmemesi üzerine taraflar anşamazlığa düşmüş ancak müvekkilim bunun üzerinde durmamış. Konutun anahtarı evsahibine teslim edilmiş. Evsahibi senetlere karşılık müvekkilimdeki kira kontratosunun yırtılmasını istemiş. Kiracı kira kontratosunu evsahibi de geriye kalan iki senedi (kağıdı) yırtmış. Evsahibi kiracının evde oturmadığı son aya ilişkin faturaların da kiracı tarafından ödenmesini istediğinde tartışma yaşanmış. Bunun üzerine evsahibi az önce yırttığı kağıtların ilgili senetler değil onların renkli fotokopisi olduğunu; faturayı ödemezlerse bu 2 senedi icra takibine koyacağı şeklinde tehditlerde bulunmuş.

Daha önce buna benzer olarak açılmış konuları okudum ancak elimizde kesin delil niteliğinde hiçbir şey yok. En önemlisi de belirtilen senetlerin teminat senedi olduğunu belirten kira sözleşmesine sahip değiliz. Bu durumda evsahibi henüz icra takibi başlatmadan açacağımız menfi tesbit davası ne kadar lehimize olur? Bedelsiz kalmış senedi kullandığına dair (henüz icraya koymadı) suç duyurusunda bulunmamız mümkün müdür?

Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler...