Mesajı Okuyun
Old 17-04-2010, 13:30   #3
Av. Zeynep KILIÇ KAYA

 
Varsayılan

Sn Sebahattin sn Kemosabe nin anlaltığı davalarda derdestlik sözkonusu değildir. Derdestlikten sözedilebilmesi için iki davanın davacısının da aynı olması gerekmektedir.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 1976/8500
K. 1976/8847
T. 13.12.1976
• BOŞANMA ( Derdestlik İddiası )
• DERDESTLİK İDDİASI
743/m.134


ÖZET : Derdestlik iddiasının kabul olunabilmesi için iki davanın da davacısının da aynı kişi olması gerekir. Bu sebeple, karı ve kocanın ayrı, ayrı açtıkları boşanma davasında derdestlik iddiasında bulunulamaz.

DAVA VE KARAR : H.T. ile B.T. arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Derdestlikten söz edilebilmesi için iki davanın davacısının da aynı kişi olması gerekir. İki kişinin ayrı ayrı açtığı dava sebebiyle birinin davasını öteki dava bakımından derdest dava saymak mümkün değildir. Olayda kadın evvelce boşanma davası açmış, dava reddedildikten bir süre sonra davacı temyize konu bu davayı açmıştır. Az önce açıklandığı gibi her iki davanın davacısı aynı kişi olmadığından derdestlik iddiasının reddi zorunludur. Bu yönün gözetilmemiş olması Usul ve Kanun’a aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebepten ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.


Sn Kemosabe bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı hakimin takdirinde olmakla birlikte , usul ekonomisi açısından da olaya baktığımız zaman; sonuçta bir tarafın açmış olduğu dava yetkisizlikten dolayı reddedilmişse davanın esasına girilmemiştir henüz. o nedenle kanantimce diğer davaya devam edilmeli bekletici mesele yapılacaksa yargılaması daha ileri olan davanın sonucu beklenilmelidir.