Mesajı Okuyun
Old 02-04-2010, 09:19   #7
meltem2007

 
Varsayılan

TBB
Tarih - Esas No - Karar NoKonuT. 19.03.2004
E. 2003/420
K. 2004/88
* Görevi ihmal
* Temyiz etmeme
* Yazılı olur
* Haktan vazgeçme

(Av. K. m. 34)
Şikayetçi 07.11.2000 tarihli dilekçe ile; şikayetlinin, Denizli 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 1997/797 E., 2000/614 K. sayılı kat mülkiyeti tesisi davasında vekili olduğunu, 12.07.2000 tarihinde karar verilip 18.07.2000 tarihinde kararın şikayetli vekiline tebliğ olunduğu halde süresinde temyiz etmeyerek maddi ve manevi zarara uğradığını iddia ederek şikayetçi olmuştur. Şikayetçi ayrıca C. Savcılığı'na da suç duyurusunda bulunmuştur.
Şikayetli 13.03.2001 tarihli savunmasında; iddianın doğru olduğunu, büro elemanının da dahil olduğu bir hata sonucu kararın temyiz olunamadığını bildirmiştir. Ayrıca; aleyhe verilen kararın daha önce tarafından temyiz edilip bozulduğunu, mahkemece bozma gereklerine uygun olarak karar verdiğini bu nedenle hem temyiz etmenin ciddi bir yararının olmadığını, hem de şikayetçinin bir zararının söz konusu olmadığını savunmuştur.
Baro Yönetim Kurulu 26.03.2001 gün ve 7 sayılı kararla, şikayetli hakkında kovuşturma açılmasına karar vermiştir.
Adalet Bakanlığı soruşturma izni vermiş, Nazilli C. Savcılığı iddianame düzenlemiş, Ağır Ceza Mahkemesi son soruşturma açılmasına karar vererek, Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2000/149 E.sayılı kamu davası açılmıştır.
Görevi kötüye kullanmaktan açılan kamu davasının yargılaması sonunda 01.06.2001 gün ve 2001/192 karar sayılı kararla “ görevi ihmal ”den şikayetliye ceza verilmiş, ceza paraya çevrilerek ertelenmiştir.
Şikayetli hakkında “ görevini kötüye kullanmaktan ” kamu davası açılmış ve yargılama sonunda iddia edildiği gibi, görevin kasten kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığı, ancak görevin ihmal olunduğu tespit edilmiştir.
Disiplin kovuşturmasında da ikame edilen delillerin değerlendirilmesinde aynı sonuca varılmıştır.
Ancak, Avukatlık Yasası'nın 34. maddesinde öngörüldüğü şekilde, avukat, yüklendiği görevi bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde ve özen içinde yerine getirmek zorundadır.
Bir haktan vazgeçmeyi gerektiren işlemlerde vekil edenin yazılı muvafakatinin alınması zorunludur. Avukat kararın temyizinde yarar görmediği kanısında ise, mütalaasını iş sahibine yazılı olarak bildirmek ve nedenlerini açıklamakla yükümlüdür. Kovuşturma konusu olayda bu ilkeye uygun davranmayan şikayetli kusurlu görülmüştür.
Bu nedenlerle Baro Disiplin Kurulu'nca yapılan değerlendirmede hukuksal isabetsizlik görülmemiş ve kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, itirazın reddiyle, Denizli Barosu Disiplin Kurulu'nun “ kınama ” cezası verilmesine ilişkin kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.