Mesajı Okuyun
Old 24-03-2010, 11:48   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın avbilgen,

Bir davada, konusu itibariyle tanık deliline dayanılamaması-tanık dinlenememesi, bir kişinin tanık olarak dinlenememesi ve dinlenen tanığın beyanına göre hüküm kurulamaması birbirinden farklıdır. Kanaatimce, Sayın Ergin in de belirttiği üzere; belirtilen durumda olan işçiler tanık olarak dinlenebilir; lakin –sadece- bu tanıkların beyanı ile hüküm kurulması hukuka aykırı olacaktır.

Örnek karar:
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 05.06.2007 T., 2007/9045 E., 2007/17998 K: “...Davacı işçinin bir gurup iş arkadaşı ile birlikte ücret artışını beğenmeyerek işverene dilekçe verdikleri ve ücretleri ile bazı sosyal haklarının arttırılmasını istediği hususu tartışma dışıdır. Davalı işverence söz konusu dilekçede yer alan taleplerin kabul edilmemesi üzerine 7.9.2005 tarihinde davacı işçi ve bir kısım işçilerin işyerine geldikleri halde çalışmadıkları ve sonraki günlerde de nedensiz olarak işyerine gelmedikleri işverence düzenlenen tutanaklar ile bunu doğrulayan tanık anlatımları ile sabit olmuştur. Davacı tanıkları ise davacı işçi ile aynı konumda olup işverenle bu konuda husumet içinde olan kişilerdir. Bu nedenle salt bu tanıkların beyanlarına göre sonuca gidilmesi de doğru olmaz...”

Saygılarımla...