Mesajı Okuyun
Old 22-03-2010, 23:27   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

TMK.nun 83 mad.göre, "Toplantıda hazır bulunan ve genel kurul kararlarına muhalefet eden / katılmayan her üye, karar tarihinden başlayarak bir ay içinde; toplantıda hazır bulunmayan her üye kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak üç ay içinde mahkemeye başvurmak suretiyle kararın iptalini isteyebilir. " Genel kurul kararının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda, muhalefette bulunma şartı aranmaz.

T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 2008/2-408

K. 2008/414

T. 28.5.2008

• DERNEK GENEL KURUL KARARININ İPTALİ ( Üye Olmayan Şahısların Katılımıyla Genel Kurul Toplantısı Yapılmışsa Alınan Kararların İptalini İstemek İçin Muhalefette Bulunmaya Gerek Olmadığı )

• GENEL KURULUN ÜYE OLMAYAN ŞAHISLARIN KATILMASI İLE YAPILDIĞI İDDİASI ( Bu Husustaki Deliller Noksansız Toplanarak ve Daha Önce İbraz Edilen Deliller de Gözönünde Bulundurularak Gerek Görüldüğü Takdirde Bilirkişiden Rapor da Alınarak Karar Verilmesi Gerektiği )

• BİLİRKİŞİ RAPORU ( Genel Kurulun Üye Olmayan Şahısların Katılması İle Yapıldığı İddiası - Deliller Noksansız Toplanarak ve Daha Önce İbraz Edilen Deliller de Gözönünde Bulundurularak Gerek Görüldüğü Takdirde Bilirkişiden Rapor da Alınarak Karar Verilmesi Gerektiği )

• MUHALEFETTE BULUNMA ( Dernek Genel Kurul Kararının İptali - Üye Olmayan Şahısların Katılımıyla Genel Kurul Toplantısı Yapılmışsa Alınan Kararların İptalini İstemek İçin Muhalefette Bulunmaya Gerek Olmadığı )

• ÜYE OLMAYAN ŞAHISLARIN KATILIMIYLA GENEL KURUL TOPLANTISI YAPILMASI ( Alınan Kararların İptalini İstemek İçin Muhalefette Bulunmaya Gerek Olmadığı - Dernek Genel Kurul Kararının İptali )

4721/m.83

ÖZET : Dava, genel kurul kararının iptali isteğine ilişkindir. Üye olmayan şahısların katılımıyla genel kurul toplantısı yapılmışsa alınan kararların iptalini istemek için muhalefette bulunmaya dahi gerek yoktur.
Davacı, genel kurulun, üye olmayan şahısların katılması ile yapıldığını ileri sürmüştür. Mahkeme öncelikle bu husustaki delilleri noksansız toplayarak ve daha önce ibraz edilen delilleri de gözönünde bulundurarak gerek gördüğü takdirde, bilirkişiden raporda alarak bir karar vermelidir.
DAVA : Taraflar arasındaki "Genel Kurul Kararının İptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 7.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 02.05.2006 gün ve 2006/59-122 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 26.03.2007 gün ve 2006/13744 E., 2007/4873 K. sayılı ilamı ile;
( ... Davacı 26.02.2006 günlü genel kurulun üyelik sıfatı bulunmayan kişilerin katılması ile yapıldığını ileri sürerek, bununla ilgili delil gösterdiği anlaşılmaktadır. Tarafların gösterdikleri bütün deliller toplanarak gerektiğinde bilirkişiden rapor alınıp, değerlendirilerek sonucu uyarınca hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır... ),
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, genel kurul kararının iptali isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, davacının davalı kulübün üyesi olup derneğin 26.02.2006 tarihinde düzenlenen genel kurul toplantısına katılarak faaliyet raporunun oylanması ve yönetim kurulunun ibrası ve sair hususlarda aleyhe oy kullandığını, bu hususun genel kurul toplantı tutanağına derç edildiğini, Dernekler Yasası ve Medeni Kanunun amir hükümlerine aykırı olarak üyelik sıfatı bulunmayan kişilerin katılması ile gerçekleşen 26.02.2006 tarihli toplantıda alınan kararların butlan ile sakat olduğunu ileri sürerek alınan kararların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, genel kurul toplantısının usulüne uygun yapıldığını, davacının muhalefet şerhinde bahsettikleri husus ile dava dilekçesinde talep ettiği hususların bir biri ile çelişkili bulunduğunu hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir.
Mahkemenin davanın reddine dair verdiği karar, Özel Dairece yukarıda belirtilen nedenle bozulmuş, mahkemece "mahkemenin bildirilen muhalefet haricinde delil araştırmasına girmesi mümkün değildir" gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 83. maddesinde "Toplantıda hazır bulunan ve kanuna veya tüzüğe aykırı olarak alınan genel kurul kararlarına katılmayan her üye, karar tarihinden başlayarak bir ay içinde; toplantıda hazır bulunmayan her üye kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak üç ay içinde mahkemeye başvurmak suretiyle kararın iptalini isteyebilir.
Diğer organların kararlarına karşı, dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamaz.
Genel kurul kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlar saklıdır." hükmüne yer verilmiştir.
Yani TMK. 83/son maddesi gözetildiğinde, üye olmayan şahısların katılımıyla genel kurul toplantısı yapılmışsa alınan kararların iptalini istemek için muhalefette bulunmaya dahi gerek yoktur.
Davacı, genel kurulun, üye olmayan şahısların katılması ile yapıldığını ileri sürmüştür. Mahkeme öncelikle bu husustaki delilleri noksansız toplayarak ve daha önce ibraz edilen delilleri de gözönünde bulundurarak gerek gördüğü takdirde, bilirkişiden raporda alarak bir karar vermelidir.
Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcın iadesine, 28.05.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.