Mesajı Okuyun
Old 17-03-2010, 17:28   #5
Av.Ömeroğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Özgür KARABULUT
Merhabalar;





ikisi farklı kavramlar diye biliyorum?

Saygılarımla...
Hukuki sonuçlar birbirinden elbette farklıdır ve burada söz konusu olan takibin iptali değil geri bırakılmasıdır.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2001/11469

K. 2001/12008

T. 3.7.2001

� KAMBİYO SENETLERİNE MAHSUS YOLLA TAKİP ( Borçlunun Takibin Kesinleşmesinden Sonra Çekin Zamanaşımına Uğradığından Bahisle Takibin İptalini İstemesi )

� ÇEKİN ZAMANAŞIMINA UĞRAMASI ( Takibin İptaline Değil İcranın Geri Bırakılmasına Karar Verilmesinin Gerekmesi )

� TAKİBİN İPTALİ ( Çekin Zamanaşımına Uğraması Durumunda Takibin İptaline Değil İcranın Geri Bırakılmasına Karar Verilmesinin Gerekmesi )

� İCRANIN GERİ BIRAKILMASI ( Çekin Zamanaşımına Uğraması Durumunda Takibin İptaline Değil İcranın Geri Bırakılmasına Karar Verilmesinin Gerekmesi )

2004/m.71,33/a

ÖZET : Borçlu takibin kesinleşmesinden sonra, çekin zamanaşımına uğradığından bahisle takibin iptalini istemiş ve merci istemi kabul etmiştir. Ne var ki, İİK. nun 71/son maddesi hükmü göndermesiyle uygulanması gereken aynı Yasanın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline karar verilmesi hatalıdır.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinde daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1- Alacaklı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde, borçlu takibin kesinleşmesinden sonra İ.İ.K.'nun 71. maddesine göre dayanak çekin zaman aşımına uğradığından bahisle takibin iptalini istemiş, mercice yapılan inceleme sonucunda takibin iptaline karar verilmiştir. Ne var ki İ.İ.K.'nun 71/son maddesi hükmü göndermesiyle uygulanması gereken aynı Yasanın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar vermek gerekirken takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
2- Borçlu vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde borçlu itirazında haklı çıkmış olmakla yararına masraf ve ücreti vekalete hükmetmek gerekirken yazılı şekilde bu hususta karar verilmesine yer olmadığı biçiminde sonuca gidilmesi de yerinde görülmemiştir.
SONUÇ : Tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca, mercii kararının 1 no'lu bentte açıklanan nedenle alacaklı yararına, 2 no'lu bentte yazılı nedenlerle borçlu yararına BOZULMASINA, 03/07/2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.