Sayın konuk,

Anlaşmalı boşanma, eşlerin boşanmanın mali sonuçları ve müşterek çocuğun durumu yönünden tam bir anlaşmaya varmış olmaları ve bu anlaşmayı da bir protokol halinde düzenleyip mahkemeye sunmaları,hakimin sunulan bu protokolü uygun görerek onaylaması ve her iki eşin de hakim karşısında boşanma yönündeki iradelerini özgürce beyan etmeleri durumunda söz konusu olan bir boşanma yoludur.

Siz istemedikçe eşinizin tek başına bu yola başvurması mümkün değildir.

Bunun dışında genel boşanma sebebine dayalı çekişmeli boşanma davasında sizin maddi,manevi tazminat ile kendiniz ve çocuğunuz için nafaka talep etme hakkınız vardır.Bu nafaka ,boşanma davası devam ederken tedbir boşanma davası sonlandıktan sonra sizin için yoksulluk, çocuk içinse iştirak nafakasıdır.

Boşanmayı istemiyorsanız dahi bu taleplerinizin boşanmaya karar verilmesi halinde göz önünde bulundurulmasını mahkemeden talep edebilirsiniz.

Ara kararla gerek sizin için gerekse çocuğunuz için hükmedilen tedbir nafakasını davanın sonuçlanmasını beklemeden icra yolu ile talep etme hakkınız vardır.

Nafaka ve tazminat konusunda karar verilirken kişilerin kusur durumu ile sosyo-ekonomik durumları ve ihtiyaçları da göz önünde bulundurulur.

Çocuğunuz anne bakım ve şefkatine ihtiyaç duyulan bir dönemde olduğundan olağanüstü sebepler olmadıkça velayetin sizden alınıp karşı tarafa verilmesi zor görünüyor.Ancak unutmamak gerekir ki çocuğun velayetinin kimde kalacağına karar verilirken hakimlerin öncelikle göz önünde bulundurduğu unsur çocuğun yüksek yararıdır.

Maddi durumunuz elverişli değilse yargılamanın yapılacağı yer barosundan adli yardım talebinde bulunarak davanın ücretsiz olarak takibi için tarafınıza bir avukatın atanmasını isteyebilirsiniz.