Mesajı Okuyun
Old 04-03-2010, 13:27   #6
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Satış vaadi sözleşmesi alacaklısının (iştirak halinin müştereke çevrilmesini) talep hakkı bulunmadığından,hakim yetki belgesi veremez herhalde.

T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/8538

K. 2007/10763

T. 16.10.2007

ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ ( Satış Vaadi Sözleşmesi Sebebiyle Elbirliğiyle Mülkiyetin Paylı Mülkiyete Dönüştürülmesi Davası Açılamayacağı )

• SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİ ( Sebebiyle Elbirliğiyle Mülkiyetin Paylı Mülkiyete Dönüştürülmesi Davası Açılamayacağı )

• PAYLI MÜLKİYET ( Satış Vaadi Sözleşmesi Sebebiyle Elbirliğiyle Mülkiyetin Paylı Mülkiyete Dönüştürülmesi Davası Açılamayacağı )

4721/m. 644

ÖZET : Satış vaadi sözleşmesi sebebiyle elbirilğiyle mülkiyetin paylı mülkiyete dönüştürülmesi davası açılamaz.
DAVA : Uyuşmazlık elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılardan Durmuş Ali tarafından temyiz edilmiş edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı, dava dilekçesinde, davalıların murisi Durmuş Ali'den intikal eden taşınmazlardan bir kısım hissedarların hisselerini davacıya satış vaadi sözleşmesi ile sattığını ancak tapuda işlem yapamadığını belirterek 658-659-661-663-666-667-669-8-659 ve 468 nolu taşınmazlar üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesini istemiştir. Davalılar yargılamaya katılmamışlar, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyada mevcut tapu kayıtlarından dava konusu 658-659-661-663-666-667-669-8-659 ve 468 nolu taşınmazların bir kısmının davalıların murisi Durmuş Ali, bir kısmının ise davalılar ile dava dışı kişiler adlarına kayıtlı oldukları, davacının tapu maliki ya da mirasçı olmadığı anlaşılmıştır. Medeni Kanunun 644. maddesine göre; elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine ilişkin davalar ancak mirasçı tarafından açılabilir. Davacı davalıların murisi Durmuş Ali'nin mirasçısı değildir. Davacı satış vaadi sözleşmesinin alacaklısı sıfatıyla bu davayı açmış ise de davacının bu davada davacı sıfatı bulunmamaktadır. Mahkemece davanın sıfat yokluğundan ( husumetten ) reddine karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm vermesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.10.2007 gününde karar verildi.
yarx