Merhaba;

Ben altı çocuklu (üç erkek ve üç kız kardeş),Adanalı bir ailenin ikinci evladıyım.Üniversite eğitimim için geldiğim İstanbul'da evlendim.Annem guatr hastasıydı ve durumu çok ağırdı.Eşimin desteğiyle annemi İstanbul'a getirdik ve geçirdiği bir dizi ameliyat sonrası kanser olduğunu öğrendik.Gereken tedavileri yaptırırken de babamdan maddi manevi hiçbir destek görmedık.Çünkü babam duruma,kanser olan bir insan nasılsa ölecektir dolayısıyla para harcamaya gerek yoktur zihniyetiyle bakıyordu.

Annemin tedavisi yıllarca sürdü ve bu süreçte dul olan ablam,bekar kız kardeşim ve dul erkek kardeşim İstanbul'a geldiler.Onlara kalmaları için ev kiraladım.Maalesef annemi 1990 yılında kaybettik.Akabinde babam çocuklarının meshuliyetini anında üstünden silkeledi.Kalan üç kardeşim benim desteğimle hayatlarına devam ettiler ki ben de 1994'te eşimi kaybettim (dul kaldım) ve kızım eşimi kaybettiğimde 9 yaşındaydı.Babam annemin ölümünde başsağlığı dahi dilemediği gibi biricik torununa da sırtını döndü.

Babam bir gün İstanbul'a geldiğinde ona şunları dedim 'Bak Baba,hiçbir evladına doğu düzgün babalık yapmadın.Kendimi saymasam bile bir dul,bir bekar kızların var.Ben çalışarak bir evlat yetiştirmeye çalışıyorum.Hiç olmazsa onlara burada bir ev al en azından kirada oturmasınlar.Hem sen de gel,annem öldü,çocuklarının başında olursun,onlar sana sen onlara sahip çıkarsın.'Bunlar üzerine bana ev bulmamı,Adana'ya gidip döneceğini ve evi satın alacağını söyledi.Ama hiç geri dönmedi,aramadı,sormadı.Hatta karın tokluğuna razı bir kadınla evlendiğini duyduk.Hiçbir evladını aramadığı gibi arayanları da istemiyordu.

Şubat 2010'da babamızı kaybettiğimizi öğrendik.Adana'ya evlatlık vazifesi için gittiğimizde babamızın iki ev ve iki arsa satarak,evlendiği kadının oğlunu 2 defa evlendirdiğini ve evlendiği kadının torununu evlat olarak nüfusuna geçirdiğini,şu an oturdukları evi de kadının üstüne yaptığını öğrendik.Annem öldüğünde babam 67 yaşındaydı ve 87 yaşında da öldü.

Burada yaşamaya çalışan üç kardeşim perişan haldeler.Erkek kardeşim 15 senedir eve kapandı,yokluk içinde kaldı.Doktora gitmeyi reddediyor ama etrafına saldırabilen bir ruh hastası (şizofren görüntüsü veriyor).Bekar olan kızkardeşim şeker,guatr ve akdeniz anemisi (talasemili) hastası.Muhtarlık ve kaymakamlık bu durumlarına vakıflar ve bazen cüz'i yardımlar alıyorlar.

Sizlere soracaklarım;

1) Babamın sattıkları mülklerden,evlendiği kadının üstüne yaptığı evden (kaçırılan mirası) nasıl kazanırız?

2) Evlendiği kadının torununu evlat edinmesini nasıl red edebiliriz?

Yardım ve desteğiniz için şimdiden teşekkür ediyorum...