Mesajı Okuyun
Old 24-02-2010, 14:18   #25
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Meltem Gültekin
Yardımlarınız için teşekkürler. olayı aceleden hep eksik aktardım kusura bakmayın.
kira alacaklısı gerçek kişi; kiracı tacir ve mecuru ticari faaliyeti kapsamında kullanıyor.kira alacağı için ilk olarak ilamsız takip yaptık ve takip, itiraz nedeniyle durdur.asliye ticarette ikame edilen dava itirazın iptali davası...
bu husular gözönüne alındığında fikirlerinizde bir değişiklik olur mu?teşekkür ederim ilginize.

Doğru yanıt alabilmeniz için şu sorulara yanıt verir misiniz?

1- Alacakla birlikte tahliye talep ettiniz mi?

2- Alacak miktarı nedir?

Tahliye talep etmediyseniz ve davayı açtığınız sırada miktar bakımından sulh hukuk mahkemesinin görevine girmiyorsa aşağıdaki karara göre asliye ticaret mahkemesi görevlidir.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2000/1967
K. 2000/2449
T. 21.3.2000
• KÖTÜ KULLANMA TAZMİNATI ( Kiracının Kiralananı Hasarlı Şekilde Erken Tahliye Etmesi Nedeniyle )
• KİRA TAZMİNATI ( Kiracının Kiralananı Hasarlı Şekilde Erken Tahliye Etmesi Nedeniyle )
• TİCARİ İŞ KARİNESİ ( Kira Sözleşmesinde Mecurun Oto Bakım Servisi Olarak Kiralandığı Yazılı Olduğundan Kiracı Bakımından Ticari İş Karinesi Olması )
• KİRA SÖZLEŞMESİNİN TİCARİ İŞ MAHİYETİNDE OLMASI HALİNDE UYGULANACAK FAİZ ORANI ( Ticari İşlerde Temerrüt Faizinin Reeskont Faizi Olması )
6762/m.3,21
3095/m.2
ÖZET : Davacı, kiracısının kiralananı hasarlı şekilde erken tahliye ettiği gerekçesiyle hor kullanma tazminatı ve erken tahliye nedeniyle kira tazminatının ödetilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki kira sözleşmesinde mecurun oto bakım servisi olarak kiralandığı yazılıdır. Bu sözleşme kiracı yönünden ticari iş mahiyetindedir. Bir taraf için ticari iş mahiyetinde olan sözleşmeler aksine hüküm olmadıkça diğer taraf için de ticari iş sayılır. Ticari işlerde temerrüt faizi, reeskont faizidir. Açıklanan nedenle mahkemenin, işlemiş ve işleyecek faizi yasal faiz oranına göre tespit etmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın husumet nedeniyle reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükınün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi gereği düşünüldü.

KARAR : Davacı, kiracısı olan davalıların kiralananı hasarlı bir şekilde erken tahliye ettiklerini ileri sürerek 334.000.000 TL. hor kullanma tazminatının ve erken tahliye nedeniyle de şimdilik 100.000.000 TL. kira tazminatının reeskont faiziyle birlikte ödetilmesine karar verilmesini istemiş; birleşen davasında da 1997 yılı Haziran ve Temmuz ayları kira alacağının ödenmediğini yapılan icra takibine de davalıların itiraz ettiklerini ileri sürerek itirazın iptaline ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.

Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemece, davalı Necdet hakkındaki davanın husumetten reddine, diğer davalı şirket yönünden de 333.933.200 TL. hor kullanma tazminatı ile 100.000.000 TL kira tazminatının tahsiline, birleşen dava yönünden de 1.289.806.451 TL kira alacağı ve bunun 199.217.924 TL işlemiş yasal faizine itirazın iptaline, alacakların tamamına yasal faiz uygulanmasına, alacak yargılama sonucu belirlendiğinden inkar tazminatı isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- Kira sözleşmesi davacıyla davalı M. Otogaz Ltd. Şti. arasında yapılmış olup, mecurun oto bakım servisi olarak kiralandığı sözleşmede yazılıdır. Bu sözleşme kiracı şirket yönünden ticari iş mahiyetindedir. Ve TTK. 3. maddesi hükmünce kiracı davalının işletmesiyle ilgilidir. TTK. 21/2 maddesine göre de, bir taraf için ticari iş mahiyetinde olan sözleşmeler, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça diğer taraf içinde ticari iş sayılır. Bu durumda 3095 sayılı kanunun 2/3 maddesi gereğince ticari işlerde temerrüt faizi, reeskont faiz oranına göre istenebileceğinden mahkemenin işlemiş ve işleyecek faizi yasal faiz oranına göre tesbit etmiş olması usul ve kanuna aykırıdır.

3- İİK.'nun 67. Maddesinin 2.inci fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının icra hakimliğine başvurmadan, alacağını mahkemede dava ederek, haklı çıkması yasal koşullardandır. Burada borçlunun kötü niyetle itiraz etmiş bulunması da yasal koşullardan değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.

Bunlardan ayrı; alacağın likit ve belli olması, değişik bir anlatımla borçlu tarafından borcun gerçek miktarı biliniyor veya belirlenebiliyor olması gerekir.

Öte yandan alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olmasıda şart değildir. Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Mahkemece yanlış değerlendirme sonucu bu istemin reddine karar verilmesi usule ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.

SONUÇ : Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.3.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.