Sorun birilerinin şöför olması değildir. Her insan hakkıyla parasını kazanmak zorundadır ve avukatlığın olduğu kadar şöförlüğün de bir onuru vardır. Siz hukuk bitirmiş olabilirsiniz, yüksek lisans, master yapmış olabilirsiniz ama aksiliktir hayat sizi başka mesleklere, okuduğunuz alanlarla yakından uzaktan alakası olmayan şöförlüğe itebilir. Bu kişinin sorunudur ve HUKUKÇUDAN ŞÖFÖR OLUR MU HİÇ CANIM gibi lafları al aşağı eder; çünkü bal gibi olur. Fakat bunun adalet bakanlığı nezlinde açılan şöförlük sınavında (hiçbir ilgi ve alaka olmamasına rağmen) HUKUK mezunlarına öncelik tanınacağı şeklindeki ilan zaten mesleklerini tam yapamamaktan ötürü onurları sürekli ayaklar altına alınan hukukçuları ayrıca üzmüştür.

İş bulamayan ister hukukçu olsun, ister tıpçı ister mühendis... İş sahibi olabilmek için gelip başvururlar, sizde ona tahsilinden kaynaklı öncelik tanıyabilirsiniz ama çıkıpta HUKUKÇULARA ÖNCELİK diye ilan vermek oldukça kasti bir hareket olarak nitelendiriyorum. Ayrıca devlet bukadar zengin midir ki, 4-5 sene okuttuğu, tahsil yaptırdığı, devletin en üst kademesine gelebilecek düzeyde yetiştirdiği-eğitim verdiği kişileri alıp şöför yapmaya çalışsın.