12-02-2010, 17:14
|
#2
|
|
|
Bir kimsenin işlemiş olduğu bir suçtan dolayı sorumlu tutulabilmesi için isnad kabiliyetine sahip olması gerekir. İsnad kabiliyetinden anlaşılması gereken anlama ve isteme yeteneğidir. TCK 32/1'e göre ; akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez. Ancak, bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur. 2.fıkrada ise ; Birinci fıkrada yazılı derecede olmamakla birlikte işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği azalmış olan kişiye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmibeş yıl, müebbet hapis cezası yerine yirmi yıl hapis cezası verilir. Diğer hallerde verilecek ceza, altıda birden fazla olmamak üzere indirilebilir. Mahkum olunan ceza, süresi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak da uygulanabilir şeklinde düzenleme yapılmıştır.Bildiğiniz üzere yağma suçu çok konulu suçlardandır.Bu suçla yalnız malvarlığı değil kişi özgürlüğü ve vücut dokunulmazlığı gibi değerler de korunur.Yağma suçunun maddi unsuru , taşınır malın cebir veya tehditle alınmasıdır.Mağdurun malı bizzat teslim etmesi veya alınmasına karşı koymaması suçun gerçekleşmesi bakımından önem taşımaz.Sanıkların 2 kişi olması ve birinin elinde bıçak bulunması sebebiyle , bıçak kullanılmasa bile ; mağdur üzerinde etkili ve ciddi sonuç doğuran korkutma , yıldırma ögeleri oluşmuş ve eylemin sübut bulması halinde tehdit unsuruna dayalı olarak suçun gerçekleşmiş olduğunun kabulü gerekir.Görüleceği üzere kanımca suç oluşmuştur ancak sanık algılama yeteneğine sahip değilse 32/1 veya 32/2 uygulanacaktır.
|