Müvekkilim yüklenici olarak bir kooperatifin binalarını inşa etmiştir. Ancak inşa edilen taşınmazların bir bölümü kaçak yapı olup ruhsatsızdır. İlgili kooperatif müvekkilimin alacağı iş bedelini ödemediğinden bahisle , kooperatif aleyhine alacak davaları açılmıştır. Ancak Esas Mahkeme kaçak yapıların olması sebebi ile binalarn ruhsatsız olmasına dayalı olarak alacak talebini red etmiştir. Yapılan itiraz üzerine Yargıtay ilgili dairesi Esas Mahkeme Kararını bozmuştur. Bozma gerekçesi ise , işin yasal hale getirilmesi için yükleniciye yetki ve mehil verilmelidir, akabinde iş yasal hale getirilebiliyor ise yüklenicinin alacağı hüküm altına alınmalıdır der. Esas Mahkeme bozma ilamına uymuş ve müvekkilime işin yasal hale getirilmesi için yetki ve mehil vermiştir son arakararında. Verilen yetkiye istinaden öncelikle davalı kooperatife kaçak katların bulunduğu dairelerin boşaltılması akabinde yıkım işlemlerinin yapılacağına dair ihtar keşide edilmiştir. Gönderilen bu ihtarafa müspet netice alınamamıştır. Bahsi geçen binalara 3. kişiler yerleşmiş ve ikamet etmektedirler . İşin yasal hale getirilmesi için her binada 3-5 dairenin yıkılması gerekmektedir. Yüklenici olarak bu yıkımı gerçekleştirmek ve işin yasal hale getirilmesi için kal davası açmayı düşünüyoruz. Ancak nekadar doğru bir yol olacak açıkçası şüphe duymaktayım. Bu arada esas mahkemeden binaların mevcut durumunun tespiti talep edilmiş ise de tespit talebi reddedilmiştir. Bu talebimizde ki amacımız ise ihtarnameye rağmen kaçak yapıların boşaltılmadığının tespitini sağlamak idi. Sayın Meslektaşlarım bu sorunun aşılmasın da izlenecek yol hakkında bilgilerinizi paylaşmanızı önemle rica ediyorum. Saygılar