Mesajı Okuyun
Old 26-01-2010, 14:04   #7
onur can

 
Varsayılan

İdare Mahkeme kararları, üç şekilde kamu görevlileri tarafından suç teşkil edecek şekilde işlevsiz bırakılmakta ve sorumluluk doğurmaktadır.

Bunlar;
a-Yargı kararının hiç yerine getirilmemesi,
b-Yargı kararının geç yerine getirilmesi,
c-Yargı kararının şeklen yerine getirilip, bir başka işlem ile etkisiz hale getirilmesi,
Şeklindedir.
Bu sayılan eylemler, TCK 257/1.maddesinde yer alan görevi kötüye kullanma suçunu teşkil ettiği, aynı zamanda hukuki açıdan da tazminat sorumluluğu doğurduğu, ayrıca disiplin yönünden de yaptırım gerektirdiği yargı kararları ile sabittir.

2577 sayılı yasanın 28.maddesine göre, idare mahkemelerinin ve Danıştay’ın kararlarının 30 gün içinde yerine getirilmesi zorunludur. 2577 sayılı yasanın 52.maddesinde de belirtildiği üzere, bu kararlara karşı temyize gidilmiş olsa bile, hiçbir surette 30 gün içinde kararın yerine getirilmesinin önüne geçilemez.

Yargıtay Ceza Genel Kuruluna göre, mahkeme kararı doğrultusunda davacı memuru göreve iade edip, akabinde bir başka görev ve yere atama şeklinde ki eylem, 5237 sayılı Türk Ceza Yasanın 257/1. maddesi kapsamında da görevi kötüye kullanma suçunu oluşturmaktadır.

Hem Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulabilir, Hem de tazminat davası açılabilir.