Sayın Meslektaşım; burada İş Mahkemesinin tutumunun doğru olduğu kanaatindeyim. Şöyle ki;
İhtiyati haciz kararı; kesinleşmemiş alacaklar açısından talep edilebilen, borçlunun mallarını kaçırma ihtimaline binaen başvurulabilen, satış hariç her türlü haciz işlemlerinin yapılabildiği bir tedbir türüdür.
Sonuç itibariyle Mahkemeden almış olduğunuz alacak niteliğindeki karar kesinleşmediği için, alacağınız da kesinleşmiş değildir. Diğer taraftan; icraya verilm ek suretiyle de kesinleşmiş icra takibi niteliğine de geçmemiştir. Yani alacağınızın tahsili bakımından ihtiyati haciz kararı alınması gerekli ve yeterlidir.
İş mahkemesinin ihtiyati haciz kararı vermesinde yasal bir engel yok nitekim zor olsa da kararı vermiş.
Tartışılması gereken nokta; ihtiyati haciz kararında teminat gerekir mi? Kanaatimce ihtiyati haciz kararı teminatsız da verilebilir. Eğer, illa teminat isteniyorsa Banka teminat mektubu bulabiliyorsanız o da geçerlidir. Eğer o imkan da yoksa, çok mantıklı mı bilmem ama sadece görüş olarak söylüyorum: Adli yardım talebinde bulunarak ve mahkemenin adli yardım talebi yapmak için yaptıracağı araştırmayı (mesela bankalarda mevduatı olmadığı, taşınmazı ve aracı olmadığına dair evrakları ve fakirlik belgesini hemen alarak) yaparak talebinize ekleyebilirsiniz. Siz yatırmak istiyorsanız, asıl takip kesinleştiğinde teminatı iade alırsınız o konuda bir sıkıntı olmaz
Aklıma gelen diğer bir çare ise, sulh hukuk mahkemesinden söz konusu mallara ilişkin tespit isteyebilirsiniz. tespitin fazla bir masrafı yoktur. Böylelikle borçlu mallarını kaçırsa dahi en azından mal kaçırmaktan dolayı şikayet için zemin hazırlamış olursunuz diye düşünüyorum.
İlginç ve üzerinde tartışılması gerekli bir konu. Tüm meslektaşlarımızın katkılarını bekliyoruz.