Mesajı Okuyun
Old 21-01-2010, 12:12   #5
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Kadastro K.nın 16 maddesine göre yollar kamu mallarındandır. Tescile tabi değildir. Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Devlete ait kamu mallarının temsilcisi de hazinedir. Yararlanan köy halkını temsilen köy tüzel kişiliği de hasım durumundadır.

(AV.ELVAN BAŞPINAR)'ın görüşü ; kapanan ve kapandığı için özel mülk olarak köy tüzel kişiliği adına tescil edilen yollar için doğrudur. Böyle bir durum varsa kuşkusuz husumet tapu malikine yöneltilecektir.Soruda köy yolunun bu özelliği taşıdığına dair bir işaret değildir. Kural olarak köy yolları ile ilgili davalarda hazine ve köy tüzel kişiliği yasal hasım durumundadır.

İlk cevabımdaki Yargıtay kararında yerel mahkeme kararı davalı hazinenin temyizi üzerine bozulmuştur. Aşağıdaki kararda da hazinenin yasal hasım olduğu açıkca ifade edilmektedir.

T.C.

YARGITAY

8. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/1308

K. 2002/1731

T. 5.3.2002

DAVA : Mevlüt Dağdeviren ve Abdullah Dağdeviren ile Kavak Köyü Muhtarlığı ve Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Yeşilhisar Sulh Hukuk Hakimliğinden verilen 10.12.2001 gün ve 176/294 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine Temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar, kendilerine ait l14 ada,55 parsel ile 58 parsel arasında yol olarak bırakılan taşınmazın 55 parsele ilavesi suretiyle adlarına tapuya tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı Köy Muhtarı,dava konusu yerin köy yolu olmadığını,bu yerde oturan kimselerin birbirlerine gidip gelmek için taşınmazlarının bir kısmını yol olarak bıraktıklarını,dava konusu yerin davacılara ait olduğunu bildirmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine;hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.Dava konusu taşınmazın bulunduğu yöreye ait birleşik pafta getirtilip dava konusu taşınmazın diğer taşınmazlar ve yollarla ilişkisi gözönünde tutulmamıştır.Bundan ayrı,dava konusu yerin davacılar dışında köy halkının eskiden beri kullandığı bir yer olup olmadığı yönü üzerinde de durulmamıştır.Bu yöreye ait kadastroca düzenlenen birleşik paftanın getirtilip yerel bilirkişi ve tanık sözleriyle birlikte değerlendirilip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
SONUÇ : Dava,kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.Bu tür uyuşmazlıklarda yasal hasım durumunda bulunan Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği yargılama giderleri ve harçtan sorumlu tutulamazlar.Yargılama giderleri ve harcın davalılara yükletilmiş olması doğru değildir.Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA 5.3.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.