Mesajı Okuyun
Old 18-01-2010, 17:42   #3
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. DANIŞTAY
7.Dairesi

Esas: 2004/47
Karar: 2004/2441
Karar Tarihi: 14.10.2004

ÖZET : Olayda , vergi salınması yolunda tesis edilmiş herhangi bir işlem söz konusu olmayıp, ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu Limited Şirketin ödenmemiş vergi borçlarından dolayı, davacı adına, 424 seri No'lu Tahsilat Genel Tebliği uyarınca, yurt dışına çıkış yasağı uygulanmasına ilişkin işlem dava konusu edildiğinden, idare mahkemesinin görevine giren davaya vergi mahkemesince bakılmış olmasında, görev yönünden isabet görülmemiştir.

(2576 S. K. m. 5, 6)

İstemin Özeti : Ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu ... Şirketi'nin ödenmemiş vergi borçlarından dolayı, davacı adına yurtdışına çıkış yasağı konulmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı süre aşımı yönünden reddeden Adana İkinci Vergi Mahkemesinin 12.11.2003 gün ve E:2003/1213; K:2003/1221 sayılı kararının; dilekçede ileri sürülen nedenlerle bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği yolundadır.

Tetkik Hakimi Ergün Gökdam'ın Düşüncesi: İdare mahkemesinin görevine giren dava konusu işlemin iptali istemiyle açılan davaya vergi mahkemesince bakılmış olmasında, görev yönünden isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüyle, mahkeme kararının görev yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Bilgin Arısan'ın Düşüncesi: Dava, mükellef şirketin sorumlu müdür ve ortağı olan davacı hakkında, şirketin vergi borcundan dolayı yurt dışına çıkış yasağı uygulanmasına ilişkin Ziyapaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü işlemi aleyhine açılan davayı süreden reddeden Adana 2'nci Vergi Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması talep edilmektedir.

24 12.2002 tarihinde tebliğ edilen dava konusu işlem aleyhine 31.1.2003 tarihinde Adana 2'nci İdare Mahkemesinde açılan dava süresi içinde kanuni süresi içinde açılmış bulunmaktadır.

2575 sayılı Danıştay Kanununun 34'üncü maddesinin B fıkrasında, vergi davalarına bakan dava daireleri hariç, diğer idari dava dairelerinin görevleri dışında kalan uyuşmazlıklara ilişkin davaların Danıştay Onuncu Dairesince çözümleneceği hükme bağlanmıştır.

Bu davanın ise uyuşmazlık konusu vergi borcu bulunmadığı iddiasına dayalı olarak açıldığı anlaşıldığından Danıştay Başkanlar Kurulunun 18.3.2003 tarih ve E:2003/12, K:2003/10 sayılı kararı gereğince Vergi Mahkemeleri ile temyiz safhasında Danıştay 7'nci Dairesi görevli bulunmaktadır.

Davanın açıldığı tarihte dava konusu olayda idare mahkemeleri görevli olduğu ve dava da o tarihte görevli olan Adana 2'nci İdare Mahkemesinde kanuni süresi içinde açılmış bulunduğu cihetle davanın açılmasından sonra ihtilaf konusu davaya bakmakla vergi mahkemelerinin görevlendirilmesi kanuni süresi içinde açılmış olan davayı süresi içinde açılmamış hale getirmeyeceğinden temyiz talebini kabulü ile aksine verilen Adana 2'nci Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Karar: Temyiz başvurusu, ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu limited şirketin ödenmemiş vergi borçlarından dolayı, davacı adına yurt dışına çıkma yasağı konulmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.

2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri hakkında Kanunun 3410 sayılı Kanunun 2'nci maddesiyle değişik 6'ncı maddesinde, "Vergi Mahkemeleri;

a ) Genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları,

b ) ( a ) bendindeki konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları,

c ) Diğer kanunlarla verilen işleri, çözümler." hükmü yer almış; 5'inci maddesinde de, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede Danıştayda çözümlenecek olanlar dışında, maddede belirtilen davaların idare mahkemelerince karara bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.

Yukarıda değinilen Kanun hükmüne göre, vergi mahkemesince bir davaya bakılabilmesi, maddede sayılan davalardan birinin mevcut olması şartıyla olanaklıdır. Olayda ise, vergi salınması yolunda tesis edilmiş herhangi bir işlem söz konusu olmayıp, ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu Limited Şirketin ödenmemiş vergi borçlarından dolayı, davacı adına, 424 seri No'lu Tahsilat Genel Tebliği uyarınca, yurt dışına çıkış yasağı uygulanmasına ilişkin işlem dava konusu edildiğinden, idare mahkemesinin görevine giren davaya vergi mahkemesince bakılmış olmasında, görev yönünden isabet görülmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bozulmasına; bozma kararı üzerine Mahkeme yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 14.10.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.



Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları