Mesajı Okuyun
Old 10-01-2010, 00:03   #6
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avarzu
ben nişan akdinin ön akit olduğu görüşüne katılmıyorum zira BK ön akit tarafların ileride asıl amaçladıkları sözleşmeyi yapmayı birbirlerine taahüt etmelerine denir.Fakat nişanlanma BK ön sözleşme hükümlerine tabi olamaz.Şöyle ki ; 1. si BK ön sözleşmeyi asıl sözleşmenin şekline bağlamıştır. Oysa nisanlanma hiçbir şekle tabi değildir. 2. si bir ön sözleşme yapan -bir sözleşmeyi ileride yapmayı vaad eden - asıl sözleşmeyi yapmaya mecburdur. Ona karşı borcun yerine getirilmesi için dava açılabilir, bu amacı sağlamak için cezai şart kararlaştırılabilir, asıl sözleşmenin yapılmamasından ileri gelen zararın tazmini genel ilkelere göre dava edilebilir.Oysa MK 119/1 göre ' nişanlılık evlenmeye zorlamak için dava hakkı vermez. yni aynı maddenin 2.f.'evlenmeden kaçınma hali için öngörülrn cayma tazminatı ve cezai şart dava edilemez.'Ancak MK özel şartlara tabi tuttuğu tazminat hükmü uygulanır. Nişanlanma, benin de katıldığım diğer bir görüş olan aile hukukuna özgü bir sözleşmedir. Saygılar ve iyi çalışmalar diliyorum


Alıntı:
Yazan GECE
Nişanlanmayı bağımsız-nevi şahsına münhasır bir aile hukuku sözleşmesi saymak en uygun çözüm olacaktır. Nişanlanmayı önsözleşme saymak yerinde olmaz; zira nişanlanma BK'nun önsözleşmeye müteallik kaidelerine tabi değildir. Şöyle ki: *BK (m.22/2) önsözleşmeyi asıl akdin şekline bağlamıştır, oysa evlenme ile nişanlanmanın şekil şartları birbirinden farklıdır. *önsözleşmeyi yapan asıl sözleşmeyi yapmaya mecburdur, bu mecburiyete uymamanın hukuki yaptırımları mevzuu bahis olabiliecektir. Oysa MK m.119/1'e göre "Nişanlılık evlenmeye zorlama için dava hakkı vermez" ve MK m.119/2'ye göre "Evlenmeden kaçınma hâli için öngörülen cayma tazminatı veya ceza şartı dava edilemez; ancak yapılan ödemeler de geri istenemez".
Nişanlanma erkek ile kadın arasında karşılıklı ve birbiriyle örtüşür irade beyanlarıyla kurulan bir akittir. Ancak BK'na değil aile hukukuna özgü bir akittir. Çünkü BK'na göre bir akitte tarafların cinsiyeti ehemmiyet arzetmez iken, nişanlanmanın geçerliliği tarafların farklı cinsiyette olmasına bağlıdır. BH sözleşmelerinde borçlu borcunu ifaya mecburdur, bu mecburiyete uymazsa yaptırımları vardır. Fakat nişanlanmada evlenme vaadine uymayan için bu müeyyideler uygulanamaz, sadece MK'nun (m.120) hususi şartlara tabi kıldığı tazminat hükmü uygulanabilir. Tüm bu veriler ışığında mevzuuya bakacak olursak Nişanlanmayı bağımsız-nevi şahsına münhasır bir aile hukuku sözleşmesi saymak en uygun çözüm olacaktır.

Katılıyorum.