Mesajı Okuyun
Old 05-01-2010, 09:57   #19
E.Polat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avademisli
sayın meslektaşlarım. Çekin bankaya ibrazından sonra ciro su mümkünmüdür? cevaplarsanız sevinirim

Bankaya ibrazdan sonra yapılan ciro alacağın temliki hükümlerine tabidir.

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2008/12-450
Karar: 2008/452
Tarih: 25.06.2008
ÖZET: Çekin ibrazı ve ibraz tarihinin varlığı kanuni hakların kullanılması bakımından önem taşımaktadır. Zira, süresinde ibraz edilmeyen bir çekin varlığı halinde, hamil müracaat hakkını kaybeder; muhatap banka, ibraz süresi geçen çeki karşılığı olsa bile ödemek zorunda değildir; hamil çekten cayabilir; ibraz gününe kadar ciro mümkün olup, ibraz gününden sonra yapılan ciro alacağın temliki hükümlerine tabidir; zaman aşımı ibraz gününden itibaren başlar.
(6762 sayılı TTK. m. 720) (2004 sayılı İİK. m. 170)
KARAR METNİ:
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasındaki "borca itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 27.09.2006 tarih ve 2006/724-972 s. kararın tetkiki davacı/borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 17.05.2007 tarih ve 2007/7966-10190 s. ilamı ile; (...TTK.nun 720. maddesinde belirtildiği üzere, vaktinde ibraz edilmemiş olan çekin ödenmemiş olduğu ve ödemeden imtina edildiği, muhatap tarafından "ibraz günü de" gösterilmek sureti ile "çekin üzerine yazılmış olan" günlü bir beyanla sabit bulunduğu takdirde, hamil, cirantalar, çek keşidecisi ve sair çek borçlularına karşı müracaat hakkını kullanabilir. Somut olayda, muhatap bankanın ibraz şerhinde gün yoktur. İcra mahkemesince, bankaya sorulmak sureti ile ibraz tarihinin belirlenmesi yukarda açıklanan madde içeriğine aykırıdır. O halde, alacaklının takip hakkı bulunmadığından şikayet kabul edilerek, İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince takibin iptal edilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı/borçlu vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, borca itiraza ilişkindir.
Alacaklı/davalı İş Bankası A.Ş Kuledibi Şubesi tarafından, borçlu/davacı Dakik Optik Ticaret Sanayi Ltd. Şti ile sair borçlular ASM Elektrik Ambalaj İnşaat Gıda Tekstil Sanayi Ticaret A.Ş, Elektro Pano Elektrik İnşaat Otomotiv Sanayi Ticaret Ltd. Şti ve Empa Elektrik Malz. Paz. İnş. Tic. Ltd. Şti aleyhine, 20.000,00 YTL asıl alacak, 66,67 YTL işlemiş faiz (28.12.2005-1.1.2006), 2.472,22 YTL işlemiş faiz (1.1.2006-28.6.2006), 1.000,00 YTL çek karşılıksız tazminatı, 60,00 YTL komisyon toplamı 23.598,89 YTL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine girişilmiş; 28.12.2005 keşide tarihli, 20.000,00 YTL tutarlı, Yapı Kredi Bankası A.Ş ne ait, 285067 numaralı çek'e dayanılmıştır.
Takip dayanağı Yapı ve Kredi Bankası AŞ. İncirli-İstanbul Şubesine ilişkin 285067 numaralı çekin ön yüzünde; "Keşide yeri: İstanbul Tarih: 28.12.2005 (el ile tarihinde muteberdir), Bu çek karşılığında "Hamiline" -Yirmimilyar- Türk Lirası ödeyiniz. Dakik Optik Ticaret Sanayi Ltd. Şti (İmza)" ibareleri mevcut olup; rakamla yazılan 20.000 TL rakamına üç sıfır eklenmiş ve paraf atılmış, yazı ile Yirmi milyon yazısındaki milyon, milyar olarak düzeltilmiş ve paraflanmıştır. Çekin arka yüzünde ise, sırasıyla ASM Elektrik Ambalaj İnşaat Gıda Tekstil Sanayi Ticaret A.Ş, Elektro Pano Elektrik İnşaat Otomotiv Sanayi Ticaret Ltd. Şti ve Empa Elektrik Malz. Paz. İnş. Tic. Ltd. Şti'nin ciroları ve "Türkiye İş Bankası A.Ş emrine ödeyiniz" kaydı ile aynen, "İşbu çek süresi içerisinde ibraz edilmiş olup karşılığı bulunmamaktadır. Ancak hesap sahibince TTK.nun 711. maddesine göre ödenmesi men edildiğinden üzerinden herhangi bir işlem yapılmamıştır. Yapı ve Kredi Bankası İncirli Şubesine vekaleten Türkiye İş Bankası Kuledibi Şubesi, Mühür ve İmza" açıklama ve bilgileri yer almaktadır.
Davacı/borçlu Dakik Optik Ticaret Sanayi Ltd. Şti vekili İcra Müdürlüğü'ne ibraz ettiği 16.8.2006 havale günlü dilekçesi ile itirazlarını bildirmiş; bütün kanuni haklarını saklı tutarak ihtirazi kayıtla haciz baskısı altında ödendiği açıklamasıyla takibe konu miktarı ödemiş; 07.07.2006 günlü eldeki dava ile de yetkiye ve borca itiraz etmiş, çekin tahrif edildiğini ve ayrıca ibraz tarihi olmadığı için kambiyo senedi niteliği taşımadığını ileri sürmüştür.
Davalı/alacaklı banka vekili; yetki itirazının yerinde olmadığını, çekte tahrifat bulunmadığını, çekte ibraz tarihi bulunmasa da çekte yer alan açıklamada süresinde ibraz edildiğinin anlaşıldığını, ibraz tarihinin bankadan öğrenilebileceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir.
Mahkemece, takibe dayanak çekin kanuni sürede bankaya ibraz edildiğini ve kambiyo senedi vasfını haiz olduğunu kabulle itirazın reddine dair verilen karar, Özel Dairece yukarda yazılı gerekçeyle bozulmuş; Yerel Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; takibe konu çekte, muhatap bankanın ibraz şerhinde gün bulunmaması karşısında, bankaya sorulmak sureti ile ibraz tarihinin belirlenmesinin TTK.nun 720. maddesine aykırı olup olmadığı ve sonuç itibariyle alacaklının takip hakkının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Öncelikle kanuni düzenlemelerin ortaya konulmasında yarar vardır:
6762 s. Türk Ticaret Kanunu'nun "Vade" başlıklı 707. maddesinde;
"Çek, görüldüğünde ödenir. Buna aykırı her hangi bir kayıt yazılmamış hükmündedir. Keşide günü olarak gösterilen günden önce ödenmek için ibraz edilen bir çek ibraz günü ödenir." Denilmekte;
708. maddesinde de"Ödeme İçin İbraz" başlığı altında;
"Bir çek, keşide edildiği yerde ödenecekse on gün; keşide edildiği yerden başka bir yerde ödenecekse bir ay içerisinde muhataba ibraz edilmelidir.
Ödeneceği memleketten başka bir memlekette keşide edilen çek, keşide yeri ile ödeme yeri aynı kıtada ise bir ay ve ayrı ayrı kıtalarda ise üç ay içerisinde muhataba ibraz edilmelidir.
Bu bakımdan, bir Avrupa memleketinde çekilip ve Akdeniz'de sahili bulunan bir memlekette ödenecek olan ve bilmukabele Akdeniz'de sahili olan bir memlekette çekilip bir Avrupa memleketinde ödenmesi lazımgelen çekler aynı kıtada keşide edilmiş ve ödenmesi şart kılınmış sayılır.
Yukarda yazılı müddetler, çekte keşide günü olarak gösterilen tarihten itibaren işler." Hükümü yer almaktadır.
Aynı Yasanın 711. maddesinde ise "Çekten Cayma" başlığı altında;
"Çekten cayma, ancak ibraz müddeti geçtikten sonra hüküm ifade eder.
Çekten cayılmamışsa, muhatap, ibraz müddetinin geçmesinden sonra dahil çeki ödeyebilir.
Keşideci çekin kendisinin veya üçüncü bir kimsenin elinden rızası olmaksızın çıkmış olduğu iddiasında ise muhatabı çeki ödemekten menedebilir.",
"Ödemeden İmtina" ana "Hamilin Müracaat Hakları" başlıklı 720. maddesinde ise;
"Vaktinde ibraz edilmiş olan çekin ödenmemiş olduğu ve ödenmeden imtina keyfiyeti:
1- Resmi bir vesika ile (Protesto);
2- Muhatap tarafından, ibraz günü de gösterilmek suretiyle, çekin üzerine yazılmış olan günlü bir beyanla;
3- Bir takas odasının, çek vaktinde teslim edildiği durumda ödenmediğini tespit eden günlü bir beyanı ile; sabit bulunduğu takdirde hamil; cirantalar, keşideci ve sair çek borçlularına karşı müracaat haklarını kullanabilir." Düzenlemesi bulunmaktadır.
2004 s. İcra ve İflas Kanunu'nun "Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikayeti" başlıklı 170/a-2 maddesinde de;
"İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir." Denilmektedir.
Açıklanan kanuni düzenlemeler göstermektedir ki, çekin ibrazı ve ibraz tarihinin varlığı kanuni hakların kullanılması bakımından önem taşımaktadır. Zira, süresinde ibraz edilmeyen bir çekin varlığı halinde, hamil müracaat hakkını kaybeder; muhatap banka, ibraz süresi geçen çeki karşılığı olsa bile ödemek zorunda değildir; hamil çekten cayabilir; ibraz gününe kadar ciro mümkün olup, ibraz gününden sonra yapılan ciro alacağın temliki hükümlerine tabidir; zaman aşımı ibraz gününden itibaren başlar.
Görüldüğü üzere, hamilin müracaat hakkını düzenleyen TTK.nun 720. maddesinin açık hükümü gereği, vaktinde ibraz edilmiş olan çekin ödenmemiş olduğu ve ödenmeden imtina keyfiyeti, muhatap tarafından, "ibraz günü" de gösterilmek suretiyle, "çekin üzerine yazılmış olan günlü bir beyanla" sabit bulunduğu takdirde hamil; cirantalar, keşideci ve sair çek borçlularına karşı müracaat haklarını kullanabilir.
Somut olayda ise; takibe konu çek arkasında ibraz şerhi varsa da ibraz tarihi gösterilmemiştir. Bu hali ile TTK.nun 720. maddesine uygun bir ibrazın varlığından söz edilemez. Bu hususun icra hakimliğince İİK.170/a maddesi gereğince kendiliğinden göz önüne alınması gerekir. İcra mahkemesince, bankaya sorulmak sureti ile ibraz tarihinin belirlenmesi ise, yukarda açıklanan TTK.720. maddesi içeriğine aykırıdır.
Şu durumda, alacaklının takip hakkı bulunmadığından şikayetin kabulü ile İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince takibin iptal edilmesine karar verilmesi gerekirken, redde karar verilmesi doğru değildir.
Nitekim, aynı ilkeler TTK.nun 644. maddesine dayalı olarak açılan sorumluluk davası sebebiyle verilmiş olan "ibraz tarihi bulunmayan çekin kambiyo senedi vasfını taşımadığı olgusu ve sonuçlarına ilişkin" Hukuk Genel Kurulunun 18.06.2008 tarih ve 2008/11-400 Esas 2008/429 Karar s. ilamında da vurgulanmıştır.
Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, aynı yöne işaret eden ve Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyularak takibin iptal edilmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle davanın reddine dair verilen önceki kararda direnilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Bu sebeple direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı/borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarda gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istem halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 25.06.2008 gününde, oybirliği ile karar verildi.